Ah Cumhurbaşkanım ah!

Sizin hatırınız için ne insanlara oy verdik.

Siz onları yükselttikçe, makam mevki verdikçe gıkımızı bile çıkartmadık.

- Sayın Cumhurbaşkanımızın vardır bir bildiği.

Dedik.

Sandık başına ayaklarımız geri, geri gitse de “oy” pusulasını elimize aldığımızda size kıyamadık.

Bazı seçimlerde sizin için önümüze koyduğun adaylara “kerhen” de olsa “oy” verdik.

Maalesef bu isimlerden en büyük zararı da siz gördünüz.

En büyük “ihaneti” siz yaşadınız…!

***

Ah Cumhurbaşkanım ah!

Güvendiğiniz insanları bakan yaptınız.

Bir daha görev vermediğinizde ise hemen size düşman oldu.

Size şirin görünüp alttan, alttan aleyhinize çalıştı.

Zamanı geldiğinde “gemiyi” terk edip “davasını” satıp gitti.

Düne kadar size toz kondurmazken, sonraları arkanızdan atıp tuttu.

En büyük düşmanınız oldu…!

***

Ah Cumhurbaşkanım ah!

“Beraber yürüdük bu yollarda” dediğiniz isimleri bu devletin en üst makamına getirdiniz.

Görev süresi dolar dolmaz ilk önce size sırtını çevirdi.

Aslına bakarsanız daha görev süresi devam ederken size “sırtını” dönmüştü.

Ancak boşa çıkınca size olan tavrı ayyuka çıktı.

Şimdi fırsat kolluyor.

Sizin için hiç de “hayırlı” bir rüya görmüyor…!

***

Ah Cumhurbaşkanım ah!

Koskoca bir partiyi teslim ettiğiniz isimler oldu.

“Dava adamı” dediniz.

Biz de bu adamın önümüze koyduğu isimlere sizin hatırınıza “oy” verdik.

Görev süresi içinde öyle yanlışlar yaptı ki yine sizin hatırınıza yutkunduk.

Cumhurbaşkanımızın vardır bir bildiği dedik.

Maalesef hepimiz “hayal kırıklığı” yaşadık…!

***

Ah Cumhurbaşkanım ah!

Bugün bu isimleri millet ve devlet düşmanlarıyla aynı karede gördükçe kahroluyoruz.

“FETÖ’nün” borazanlığını yaptıklarına şahit oldukça gerçekten üzülüyoruz.

Kıçı kırık bir belediye başkanına destek mesajları verip size “köstek” olmaya çalışmalarına sinir oluyoruz.

Devlete ve millete düşmanlık edenlerle yan yana durup boyuna posuna bakmadan “meydan” okumaları ağrımıza gidiyor.

Keşke ellerimiz kırılsaydı da bu adamlara “oy” vermeseydik.

***

Ah Cumhurbaşkanım ah!

Bugün de hala bazı isimlere çok fazla yüz veriyorsunuz.

Emin olun bunlar sizin zannettiğiniz gibi “dava adamı” falan değil.

Tam tersi çok fazla güvenilecek isimler değil.

İlk fırsatta size zarar verirler.

Gelin hak etmeyenlere çok fazla yüz vermeyin.

Bunlara hak etmedikleri halde makam ve mevki vermeyin.

Bunların derdi “dava” falan değil.

Hele verdiğiniz makamları bir geri alın da görün.

Emin olun en büyük düşmanınız bunlar olur…!

***

Ah Cumhurbaşkanım ah!

Derken;

Sakın ola bunu size bir “sitem” olarak algılamayın.

Her şeye rağmen biz sizin hatırınıza yine üzerimize düşeni yaparız.

Zira bu devletin, milletin ve ümmetin sizin gibi bir lidere ihtiyacı var.

Allah size uzun ömürler versin.

Ancak n’olur hak etmeyen isimleri seçmeye de bizi “mecbur” etmeyin.

Nitekim size yapılan her “hainlik” bizi daha fazla üzüyor.

Eğer “sürç-i lisan ettikse affola…!”