Kitabın giriş kısmında Yusuf Gedikli’nin kaleme aldığı imzasız yayımlanan “Azerbaycan edebiyatının Türkiye’de tanıtılması hakkında” bir yazı yer alırken, kudretli bir edebiyat olan Azerbaycan Edebiyatının ülkemizde gerektiği kadar tanınmadığı belirtilmektedir. 

Ülkemizde Dağıstan (Resul Hamzatov), Bulat Okucava, Mehmet Mamakayev) ve Gürcü edebiyatlarından birçok romanın ‘Dost ve Ararat Yayınevlerince’ yayımlandığı anımsatılırken, Azerbaycan nesri hakkında hiçbir kitap çalışması yapılmadığı ifade edilmekte, Azerbaycanlı şair ve yazarların yeri geldiğinde yerden göğe kadar haklı olarak ‘biganeliğimize’ tariz ve sitemlerde bulundukları belirtilmektedir. 1970’li yıllarda Türk edebiyat basınında gittikçe artan şekilde klasik ve modern Azerbaycan edebiyatı hakkında çeşitli aktarım, yazı ve incelemeler görülürken bunda en büyük rolü edebiyat tarihçisi Ahmet Kabaklı’nın Türk Edebiyatı dergisi oynamıştır.

Çağdaş Azerbaycan Hikâyeleri Antolojisi Dost Elinden Gelen Turna kitabında öyküler aktarılırken başlıca dört, bilhassa iki şeye dikkat edildiği dikkat çekmektedir.
1. Dil: Yani metinlerin mümkün olduğunca aynı kelimelerle aktarılmasına.
2. Üslup. Üslubun mümkün olduğunca korunmasına.
3. Söz dizimi. Yine söz diziminin imkân dahilinde muhafazasına.
4. Nihayet son olarak da anlatımın orijinalinde olduğu gibi aynı zaman ve kiplerle verilmesine çalışılmıştır.

Yusuf Gedikli, Azerbaycanlı şair ve yazarların eserlerinde yerli veya yabancı olup olmadığına bakmadan mümkün olduğu kadar çok ve çeşitli kelime kullanmaya gayret ettiklerini, bu şair ve yazarların en önemli vazifelerinden birisinin de konuşma ve yazı dilini kavram ve kelime bakımından zenginleştirmek olduğunu ayrıca ifade etmektedir.

Yusuf Gedikli, “Hikâyelere umumi bir bakış” adlı yazısında, Modern Azerbaycan hikâyeciliğinde 1960 ve 1970’li yılların bir dönüm noktası sayıldığını, edebiyata gelen yeni nesilin (Ekrem Eylisli, Elçin, Anar ve benzeri) ilk hikâyelerini Mirza Celil Mehmetkuluzade üslubuna okşatarak (benzeterek) lâkin taklit etmeyerek yazdıklarını anlatmaktadır. Azerbaycan hikâyeciliğinde insanın iç hayatı, diğer bir deyişle psikolojik durumu ustalıkla verilmektedir. 

Kitapta Mehmet Aslan, Elçin, Süleyman Velioğlu, Azize Ahmedoğlu, Gılman İlkin’in arasında olduğu 34 yazarın öyküsü yer almaktadır.

Eserin sonunda “Sözlük” vardır. Yusuf Gedikli, sözlüğün hem dili ve üslubu bozmamak gayesiyle aynen bırakılan, hem de, zaten Anadolu ağızlarında ve tarihi edebi eserlerimizde mevcut olan kelimeleri içine aldığını belirterek “Sözlükte karşılığı verilen onlarca kelimenin yazı ve umumi konuşma dilimize mal olmasında, Türkçemizin kavram ve anlam yönünden zenginleşmesi bakımından sayısız faydalar sağlayacağı şüphesizdir” ifadelerini kullanmaktadır.  

Sözlükte ayrıca hikâyelerde geçen ve anlamı bilinmeyen kelimelerin hemen hemen hepsi, deyimlerin pek çoğu, yer ve şahıs adlarının ise bir kısmı yer almaktadır. Kelimelerin manaları verilirken Derleme Sözlüğü, Yeni Tarama Sözlüğü, Türkçe Sözlük ve Yaşar Kemal Sözlüğü gibi lügatlere bakıldığı, mukayeseli bir kelime araştırması yapıldığı dikkat çekmektedir. 

Yapıtın XVIII. sayfasındaki dipnotta, Azerbaycan edebiyatını Türkiye’de tanıtanlar arasında Ali Yavuz Akpınar, Ahmet Bican Ercilasun, Yavuz Bülent Bakiler, H. Ahmet Şimit, Nizamettin Onk, Dursun Yıldırım, Abdülmecit Doğru, İrfan Ünver Nasrettinoğlu, Ali Berat Alptekin, İbrahim Bozyel, Hayati Develi, Zeynelabidin Makas, Sabahattin Çağın, Fethi Gedikli ve Yusuf Gedikli’nin adları zikredilmektedir. 

“Dost Elinden Gelen Turna”, Acar Reklam yayınları tarafından İstanbul’da Şubat 1987’de basıldı, 469 sayfadır.