Zira fotoğrafta da görüldüğü üzere, yağan yağmurdan neredeyse ortalığı su götürdüğü bir ortamda, gece çimlerin sulanması gerçekten gülünçtü.

Eminim o fotoğrafı “sosyal medyada” paylaşsanız altına gün görmemiş yorumlar yazılır ve bu işin sorumluları ile makara yapılırdı…

Ancak tam tersi oldu. Bu işin sorumluları vatandaşın aklıyla alay edercesine açıklama yapıp milletle resmen dalga geçti.

Neymiş, sorun eskiymiş ve yağmur sensorları yokmuş. Tam otomatik sulama sistemi için çalışmalar sürüyormuş.

Anlayacağınız işin suçlusu bulundu. Şayet tam otomatik sulama sensorları olsaydı böyle bir rezillik yaşanmayacaktı…

Tamam, anladık. Bizim aklımız kıt. Şimdi bu kıt aklımızla affınıza sığınarak bir soru sormak istiyorum;

Günlerdir SASKİ Genel Müdürü kurak geçen aylar nedeniyle bir çağrı yapıyor. İnsanlardan “suyun tasarruflu kullanılması” isteniyor.

Hatta vatandaşlardan araç yıkama, “bahçe sulama” ve halı yıkama gibi suyun gereksiz yere harcandığı işlerden kaçınmaları isteniyor.

Maazallah vatandaş bu uyarılara rağmen kalkıp bahçesinde halısını yıkasa ne olur? Başına çöker anında cezayı basarsınız.

Peki, “Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü yağmurlu havada çim sularsa ne olur?” Bunun cezası ne?

El cevap, bunun cezası “Sapanca Gölü’nün” elden gitmesi. Bunun sonucunda da vatandaşın susuzluk çekmesi. Çok önemli mi…?

Anlaşılan biz bugüne kadar boşuna “TÜPRAŞ’ın” günahını almışız. İzmit içme suyumuzu kullanıyor diye bir tarafımızı yırtmışız.

Sorarım size, bizim “TÜPRAŞ’tan” ne farkımız kaldı? O da canım “Sapanca Gölü’nü” kullanım amaçlı tüketiyor bizde.

Üstelik biz “milyonlarca lira” harcayıp kuruduğumuz “arıtma tesisinde” önce bu suyu bir güzel “arıtıp, damıtıyoruz” sonrada“çim sulamak” için harcıyoruz…

Ayıptır, günahtır. Koskoca Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü “artezyen” açmaktan aciz mi de “içme suyu” ile “çim suluyor?”

Çok değil, toprağı bir metre kazsan altından su çıkıyor. Bırakın kazmayı toprağı eşeleseniz “artezyen” fışkırıyor.

Öyleyse bu zamana kadar neden “artezyen” açmadınız? Hiç birinizin de aklına gelmedi mi? Şehrin belirli noktalarına açarsın “artezyeni” olur biter.

 Bugünde, “sorun eskiydi, yağmur sensorları yoktu, tam otomatik sulama sistemi için çalışmalar sürüyor” gibi bahanelerin arkasına sığınmazdınız.

Anladık, sensorunuz, mensorunuz yok. İyi de aklınızı nereye bıraktınız? Bir haftadır yağmur yağıyor. Kapatsanıza şebekeyi! Peki, “vicdanınız rahat mı…?”