Ak Parti’de teşkilat seçimlerine ramak kaldı...İlçe delegeleri önümüzdeki kısa süre içerisinde ilçe teşkilatlarınca belirlenecek...Ancak teşkilat seçimlerine yönelen mevcut yöneticiler, kamu kurumlarını da kendi başlarına bıraktılar...İktidarı döneminde b

Ak Parti’de teşkilat seçimlerine ramak kaldı...

İlçe delegeleri önümüzdeki kısa süre içerisinde ilçe teşkilatlarınca belirlenecek...

Ancak teşkilat seçimlerine yönelen mevcut yöneticiler, kamu kurumlarını da kendi başlarına bıraktılar...

İktidarı döneminde belki de ezilen tek taban Ak Parti tabanıdır...

Başıboş bırakılan bazı kurumlarının üst düzey yöneticilerinin, kimseyi ipledikleri yok...

Hınç alırcasına kurumunda çalışan Ak Partilileri ezmek için ellerinden ne geliyorsa yapıyor(lar)...

Gerçi bu manzarayı Ak partililer, 12 yıllık iktidarı döneminde ara sıra yaşadılar ama bu kadar da değildi...

Hala, Ak Parti “benim diyebileceği müdürleri bazı kurumların başına atamadı”...

Bu konuda en büyük eksiklikse beş yıldır Sakarya’da Ak Partiyi en tepeden temsil eden il başkanındadır...

Bu konularda kendisine getirilen hiç bir problemi çözmedi ya da çözemedi...

Milletvekilli olmaya odaklanan İl Başkanı, “beş yıldır etliye sütlüye dokunmadan” yol almaya çalışıyor...

Ak Partili olmak Ak Parti döneminde insana eziyet vermek demek değildir herhalde...

Çünkü Ak partili olmayanlar Ak Partiye şirin görünerek çaktırmadan saman altından su yürütüyor(lar)…

Makam kapanlar, eskiden gönül verdiği (gerçi hala vermektedirler ki, bunları yapıyorlar) partisinin avanesini sıkı sıkıya koruyor, yönettiği kurumda...

Kaç sefer mevzuya dair meseleler il başkanına söylendi ama ‘tık’ yok...

Hep mazereti milletvekilleri olmuştur...

Bazı vekiller; şikayet konusu olan kurum idarecilerini koruyormuş intibakı ortalıkta dolaşıyor...

Bu ihtimal dahilindedir, fakat sorunu çözmek de problem yaşanan ilin iktidar partisinin il başkanının görevidir...

Asla mazeret üretmeye hakkı yoktur...

Mazeret üreten bir il başkanı, koltuğunun hakkını veremiyorsa, kendisini ‘çek’ etmelidir...

Hiç bir zaman, Ak Partinin il başkanının, tabanını ezdirmeye hakkı yoktur...

Zira bayrak asmada, sandıklarda görev almada hiç geri kalmayanların, bile bile çalıştıkları kurumlarda ezilmesine göz yummamalıdır...

Bir başka konu da şudur...

Şikayet unsuru olan bir kamu kurumu yetkilisiyse, yine sorunun nedeni aynı kişiden öğrenilmeye kalkılıyor...

Böyle saçma bir araştırma yöntemi olur mu?

Ve ayrıca, o kurumun yöneticisinin verdiği cevaba itibar edenler, üzülerek söylüyorum, kendi yöneticisinin sözüne güvenmiyor...

Bu nasıl particiliktir ve bu nasıl teşkilat anlayışıdır...

Gerçi bu tür teşkilat yöneticilerinin bir suçu yok...

Onların parti tabanında emek vermeden bu makamlara gelmelerine referans olanlardadır suç ve eksiklik...

Sadece “partim çok oy alsın” diye çalışmaz bir partinin üst düzey yöneticileri...

Tabanına da sonuna kadar sahip çıkar...

O çok teşkilatçıyım diye geçinen beyler size sesleniyorum; bunlar yorum falan değildir. Bana gelen bilgisel eleştirilerin, derleyip toparladığım sonucudur bu yazı…

Tabanın sesini duymanızda yarar var... 

Sağlıcakla kalın...