İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Meriç Albay, Sapanca Gölünden su çeken sanayi kuruluşlarına tepki göstererek göl ekosisteminin tahrip edildiğini söyledi. Albay, Sapanca Gölü suyunun öncelikli olarak insani tüketime ayrılma zorunluluğu olduğunu belirterek "Bu alanların kesinlikle sanayi amacı ile tahsis edilmesine izin verilmemesi gerekmektedir. Çeşitli nedenler ve amaçlarla yapılan aşırı su çekimleri göllerde ekosistemi tahrip etmeye, canlılar üzerinde baskı oluşturmaya başlamıştır” dedi.

Sakarya ve Kocaeli’nin su ihtiyacının büyük bir bölümünü karşılayan Sapanca Gölü’nden yıllardır su çeken sanayi kuruluşları gölün ekosistemini tahrip ediyor. Ekosistemin bozulmasının yanı sıra su miktarlarında önemli kayba uğrayan Sapanca Gölü için önlem alınmazsa sorunun gelecek yıllarda artarak devam edeceği belirtiliyor.

Konu hakkında açıklama yapan İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Meriç Albay, şöyle konuştu: “Bilindiği gibi ülkemiz iç su kaynakları bakımından oldukça kısıtlı imkanlara sahiptir. Kullanılabilir su miktarı yaklaşık 120 milyar metreküp olup kişi başına düşen su miktarı 1400 -1500 metreküp kadardır. Yakın gelecekte bir yandan artan nüfus, öte yandan iklimsel nedenlerde kişi başına düşen kullanılabilir su miktarında kayda değer oranlarda azalma görülecektir. Kaynaklarımızın oldukça kısıtlı olması nedeni ile başta içme suyu kaynağı olarak kullanılan göller, rezervuarlar ve akarsuların öncelikli olarak insani tüketime ayrılma zorunluluğu vardır. Bu alanların kesinlikle sanayi amacı ile tahsis edilmesine izin verilmemesi gerekmektedir. Çeşitli nedenler ve amaçlarla yapılan aşırı su çekimleri göllerde ekosistemi tahrip etmeye, canlılar üzerinde baskıya başlamıştır.”

Marmara Bölgesinin en önemli göllerinden biri olan Sapanca Gölünde aşırı su çekimine bağlı olarak son yıllarda ortaya çıkan algal toksinlerdeki artışın dikkat çekici boyutlara ulaştığını kaydeden Albay, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir yandan iklimsel nedenlerle kar yağışının az olması ve buna bağlı olarak akışa geçen su miktarı azalmıştır. Öte yandan göl suyuna duyulan ihtiyaç nedeni ile aşırı su çekimi nedeni ile çıkış suyu olarak bilinen Çark deresinin kapaklarının açılamamış, göl havuzlanma özelliği göstermiş ve özellikle bu yıl geçmiş yıllar ile mukayese edilemeyecek büyüklükte siyanobakteri artışları ortaya çıkmıştır. Bu durum ve çekilen su miktarı aynı büyüklükte devam ederse gelecek yıllarda sorun daha da büyüyecektir. Bu yüzden göl suyu özellikle sanayi amaçlı kullanımı tekrar gözden geçirilmeli, gölün çıkış suyu serbest olarak akıtılmalı, kullanılabilir su bütçesi yeniden düzenlenmelidir.”