Alanında uzman olan Sakarya Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim görevlisi Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu’nun anlatımı ile Türkiye’nin Balkanlar Bölgesiyle bağları misafir öğrencilerin istifadesine sunuldu.

“Doğulu neden batılıya inanır?”
Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu yaptığı konuşmada, “Batı; değiştirdi, dönüştürdü. Farklı dillere, dinlere, geleneklere, kültürlere hayat hakkı tanımadı. Bütün dilleri, kültürleri, dinleri kendine benzetmeye ve tekleştirmeye çalıştı. Bütün Doğu toplumlarını ve halklarını modernizm dininin mü’minleri hâline getirdi. Eğer farklı kültürler kendine uymamışsa onlara “barbar”, “bilimsel değil”, “az gelişmiş” dedi ve onları aşağıladı. Bu aşağılamayı da maalesef, aşağıladığı toplumların kendi aydınlarına yaptırdı. Böylece bütün dünyada silahsız, görünüşte zorlama olmaksızın, köklü bir dönüşüm başlattı. Halklara, bu dönüşümü halk kendi isteğiyle yapıyor izlenimi verdi. Dünyanın her köşesinde; mevsim, iklim farklılıkları ve coğrafi farklılıklardan kaynaklanan ihtiyaçlara bakmaksızın, herkese kola içirtti, hamburger yedirtti, aynı müziği dinletti, aynı pantolonu giydirtti, aynı tıraşı yaptırttı.

Bütün dünyayı, onların zenginliklerine saygı duymaksızın dönüştüren Batı, bu dünyanın parçası olan Osmanlı sonrası coğrafyaları da değiştirmekte, tahrip etmektedir. Bu çerçevede, Batı’nın saldırısına, Osmanlı sonrası Balkanlar da maruz kalmaktadır. Dünyanın diğer bölgelerinde olduğu gibi Batı, burada da aynı usulleri kullanmakta, Balkanları dönüştürüp buradaki Osmanlı mirasını aşındırırken bunları özendirerek yapmakta, tabiri caizse kaleyi içten fethetmeye çalışmaktadır.


Bu anlamda Balkanlar’daki Batı kuşatması öncelikle; internet, diziler, medya ve kilise üzerinden geleneksel kültürün aşındırılması yoluyla sürdürülmektedir. Bu şekilde devam ederse Balkanlar’daki Osmanlı mirası eriyecektir, zaten erimektedir de. Buna çare aranmazsa Balkanlar’daki Osmanlı mirası ortadan kalkacak; bu süreç, şu an zaten kısmen de olsa var olan, Anadolu’yu da dönüştürecektir.
Zaman, geleneksel kültüre sahip çıkma, tarihî zenginlikleri koruma, bu yolla da bütün dünyayı değiştirme, dönüştürme, geleneksel kültürlere saygısızlık yaparak onları eritme sürecinde olan vahşi Batı’yı durdurma zamanıdır.

Unutmayın! Geleneksel kültüre sahip çıkarak bunu durduramazsanız bu saldırı süreci bir gün çocuklarınızı da elinizden alacaktır. 500 yıl birlikte yaşamış kültür etkileşimi olmuş, Balkanlar’da iyi bir itibarımız var. 500 yıl boyunca adil bir şekilde yaşadık. Bu çok değerli bir mirastır” dedi.
Programın sonunda Yedirenk Dünya Öğrenci Topluluğu Başkanı İlyas Molla, Yedirenk Akademi Plaketini Prof. Dr. Ebubekir Sofuoğlu’na takdim etti.