Ramazan-ı şerifte veya kaza, kefaret, adak ve nafile oruçlarda, oruçlu olduğunu unutarak yese, içse, cima etse, oruçlu iken uykuda cünüp olsa, uyanık iken bakarak cünüp olsa, tentürdiyot, yağ sürünse, sürme çekse, [bunların rengi, kokusu tükürükte, idrarda belli olsa bile], şehvet ile öpse, gıybet etse, hacamat olsa, istemeyerek ağız dolusu kussa, zorlayarak biraz kussa, kulağına su kaçsa, ağzından veya burnundan boğazına toz, duman, sinek kaçsa, [oksijen gazı tüpü ile sun’î hava verilse, başkalarının içtiği sigaranın dumanı gelerek, ağzına, burnuna girmesinden sakınmak mümkün olmasa], ağzını yıkadıktan sonra ağzında kalan yaşlığı tükürük ile yutsa, gözüne, diş çukuruna ilaç koysa, tadını boğazında duysa bile, bunların hiçbiri orucu bozmaz.
Yutmadan yemeğin tadına bakmak, sakız çiğnemek, cünüp olmak şüphesi varken öpmek, serinlemek için yıkanmak bozmazlar ise de, tenzihen mekruhturlar. Sürme ve bıyık yağı kullanmak ve çiçek, misk, kolonya koklamak, orucu bozmadığı gibi, mekruh da değildir. Sürme, bıyık yağı, ziynet için, mekruh olacağı gibi, elde, yakada çiçek taşımak da mekruh olur. Tozlu dumanlı şey koklamak ve çiklet çiğnemek orucu bozar. Misvak, hacamat mekruh değildir. (Tam İlmihâl s. 318)/ www.dinimizislam.com