Son günlerde kendisinin itibarsızlaştırılarak, küçük düşürülmek istenmesine tepki gösteren Sakarya Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı Ahmet Akdardağan, hakkında gündeme getirilen söylenti ve haberlere konu olan iddialara cevap hakkını kullandığını belirterek, “Bu benim en doğal ve yasal hakkımdır” diye konuştu.

Başkan Akdardağan yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi; “Bilindiği gibi SESOB Başkanlar Kurulu toplantısında Sebze ve Meyveciler Odası Başkanı ile yaşadığım tartışma doğrudur. Bu tartışma esnaflarımız adına yapılmış ve haksız rekabetin önlenmesi adına gerginlik yaşatmıştır. Bu gelişmeler yaşanırken, ortadaki yanlışlıklar ve gördüğüm lüzum üzerine 23 Mayıs 2016 tarihinde istifa ettiğimi tüm kamuoyuna duyurmuş ve resmi olarak SESOB’a iletmiş bulunmaktayım. SESOB Yönetimi de gerekeni yapmış ve istifamı kabul etmiştir.
Söz konusu olan 6 yıllık huzur hakkı dediğimiz, (oturum ücretleri, harcırah v.s.) yasaların bize verdiği hakkın tarafıma verilmesini ben istemedim. Görev süresi içerisinde tahakkuk eden alacaklarımın Birlik Başkan'ı tarafından, resmi yazı ile istenmesi gerektiği tarafıma bildirilmiştir. Ben de hemen gerekeni yaptım ve avukatımız aracılığıyla huzur haklarımızın alınması için müracaatımızı yaptık. Hakların tarafımıza ödenmesini bekliyoruz. Kaldı ki ortada hukuka, kanun ve yönetmenliğe uygun olmayan bir durum da yoktur.
Durum böyle iken, küçük düşürücü bir şekilde el altından haberi basına vermek küçük hesaplar olduğu gibi sığ düşüncedir. Burada şahsıma tamamen karalama kampanyası başlatılmış bulunmakla birlikte, rencide edici tavırlar her geçen gün artmakta, internet medyası kullanılarak küçük düşürülme girişimleri yapılmaktadır. Ayrıca tüm oda başkanlarına kurum ve şahsımın alacaklarının bulunduğu bilgiler kağıda dökülmüş bir vaziyette fotokopi ile çoğaltılarak dağıtılmaktadır. Bu ne şaşkınlıktır? Bu durumdan kime ne? Yasal olmayan ne var?
Beni küçük düşürmek ve kamuoyu nezdinde bunu para için yaptığımı düşünmelerine sevk etmek için düzenlenmiş bir karalama kampanyası başlatılmıştır. Bu haberler ve söylentiler tamamen adımı karalamak ve beni kamuoyunda itibarsızlaştırarak küçük düşürmek adınadır. Ne olursa olsun, ben doğru bildiğimi söylemeye, doğru bildiğim yolda yürümeye devam edeceğim. Benim paraya, pula ve makama ihtiyacım olmadığını Sakaryalı olan herkes bilir. Sakarya'da herkes birbirini gayet iyi tanır ve herkes birbirini bilir. Temsil ettiğimiz esnafım adına, ahiliğin kültürü gereği Mevla’mdan sabır dileyerek işime bakacağım ve şu hadisi şerifle sözümü bitireceğim. Kim yalan sözü (yalan, gıybet, dedikodu gibi günah sözleri)ve onunla ameli terk etmezse (bilsin ki) onun yiyip içmesini bırakmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur.”