Adapazarı Kavaklar Caddesi’nde bulunan HDP binasının kapısı 21 Aralık 2014 günü iki şahıs tarafından yakılarak zarar verilmişti. Şahıslar güvenlik kameralarından tespit edilerek yapılan operasyonla yakalanmıştı. Sakarya Adliyesi 4. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davada ilk kez hakim karşına çıkan ve olayı gerçekleştirdiği iddia edilen sanıklardan tutuksuz yargılanan Emre C. ile tutukla yargılanan Enese Ç. mahkemede hazır bulundu.
Tutuklu sanık Enes Ç, olay günü alkollü olduğunu belirterek, “Arkadaşımla buluştuk. Evimde alkol aldık. Oradan çıktık. İnternet kafeye gittik, şehit haberlerine baktık. Haberlerden rahatsız oldum. Alkolün etkisiyle bu olay gerçekleşti. İnsanları yakma gibi bir düşüncem yoktur. Binanın ziline basmadım kapıyı tıklatmadık. İçeride insan olmadığını bilmiyordum. İkimiz de kapının önüne kadar çıktık. Emre’ye benzin aldıktan sonra HDP binasını yakalım diye teklifte bulundum. Bina kapısının önüne geldiğimizde içeride kimse olup olmadığını kontrol ettik. Birlikte yukarıya kadar çıktık. Emre burada vazgeçelim gidelim dedi. Ben de buna ikna oldum aşağı indik. Dışarıda bir süre bekledik. Ben sonra kapıyı sadece dinledim. Kapının zilini çalmadım. İçeride kimsenin olmadığını anlayınca benzin döktüm. Eğer insan olduğunu bilseydim benzin dökmezdim. Ben karşı tarafın oluşmuş zararlarını karşılamak isterim miktar bana bildirilirse ödeyeceğim” şeklinde konuştu.

Sanık Emre C. ise verdiği ifadede, “İnternet kafede HDP binasını yakma fikrini bana söyledi. Pet şişeyi ya bakkaldan ya da yoldan bulduk. Benzini ben aldım. Parayı Enes verdi. 4 TL’lik benzin aldım niye bana benzin aldırdığını bilmiyorum. Petrolün içine ben girdim 5-6 metre bekledi Enes. HDP binasına çıktık. Ben de Enes'i takip ettim. Niye çıktığımızı da bilmiyorum bana bir şey demedi. Enes kapıyı dinledi o sırada kapıyı neden dinliyorsun diye sorgulamadım. Ben binaya çıkarken Enes’in niyetinin kötü olduğunu tahmin ettim. Yukarıya çıktıktan sonra kendisini ikna ettim aşağıya indik markette biraz bekledik. Benzin bu sırada Enes’teydi. Sonra yanımdan fırlayıp gitti ben de peşinden gittim. Enes önde idi. Enes aşağı iniyordu, ben de anladım kaçmak durumunda kaldım. Biz içeride kimsenin olmadığını biliyorduk. Kimsenin canına kastetmedim. Daha önceden kapıyı yokladığımızda birileri olsa dışarı çıkardı. Karşı tarafın zararını gidermedik. Zarar talebinde bulunulmadı. Eğer zarar belirtilirse ödemeye hazırım” ifadelerini kullandı.

Müşteki Ömer V. ise yaptığı savunmasında, “O gün müşteki olan kişiler ile parti binasında idik. Bu olaydan 3 saat kadar önce iki defa kapı tıklandı. Baktığımızda kimse yoktu. Hatta arkadaşlarımız bize şaka yapıyor diye düşündük. Bir arkadaşımız binaya geliyormuş yangını görmüş. Bizi telefonla aradı. Binanın zil sistemi vardır. Kapıyı açtığımızda kapının ve paspasın yandığını gördük. Herkes ne bulduysa ne kadar su taşıyabildiyse yangını söndürdük. İl Başkanına haber verdik. Bir süre sonra yetkililer geldi. Biz ilk önce elektrik kontağından çıktığını düşündük fakat arkadaşımızın biri aşağıda pet şişe bulmuş içini koklamış hatta içinde biraz benzin varmış dedi. Bunun üzerine başkasının yaktığını düşündük. Olayda kimse yaralanmadı. İçeride müzik sesi ve bizim seslerimiz olduğundan birilerinin olduğu belliydi. Kapıyı dinlemişler ise içeriden gelen sesleri duymuş olmalılar” diye konuştu.

Mahkeme heyeti sanıkları ve müştekileri dinleyerek davaya katılmayan müştekilerin bir sonraki celse hazır edilmesine, tutuklu sanık E.Ç.’nin ikametinin sabit oluşu, toplanmayan delillerin karartma şüphesinin bulunmayışı, cezaevinde kaldığı süre dikkate alınarak tahliyesine karar vererek davayı erteledi./İHA