Törende açılış konuşmasını yapan Baro Başkanı Av. Zafer Kazan, “Türkiye çapında çok daha büyük bir organizasyon haline geleceğine inandığım bu yarışmada emeği geçen tüm meslektaşlarıma, ekip arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Ayrıca ilgilerini esirgemeyerek ülkenin dört bir yanından gönderdikleri eserlerle bu oluşuma destek veren katılımcılara da teşekkür ediyorum” dedi.
Kadın hakları sorununun aslında bir hukuk sorunu olduğunu belirten Başkan Kazan, “Kadın hakları sorunu değil insan hakları, demokrasi, hukuk sorunu ile karşı karşıyayız. Bir topluma bakınız; kadın hakları konusunda ne kadar eşitlikçi ise görüyoruz ki hukuk, demokrasi anlayışı o kadar yerleşmiş bu toplumlarda. Haklarından mahrum bırakılan kadınlarımız elbet konuşacaklar. Uğradıkları haksızlıklar önlerinde koca bir bariyer olarak dururken birleşip, o seti yıkma mücadelesi verecekler ama bizler de ‘insan hakları’ diyecek ve bu mücadeleye destek olacağız” dedi.
Kadınların kendilerine bahşedilen annelik vasfıyla toplumu şekillendirici özelliğine vurgu yapan Başkan Kazan, “Bir toplumda adaleti, hukuku inşa edecek bireyleri yetiştirecek olanlar yine kadınlardır, annelerdir. Hukuka, demokrasiye saygı, öncelikle karakterdir, edinilen terbiyedir ki bunu da ilk olarak anneler verirler. Oysa kadınların sahip olduğu bu ayrıcalıklı durumu görmeden onları toplumsal hayattan soyutlayarak, bir yanımızı eksilterek yürümeye devam edemeyiz. İşte bu yüzden sürekli tökezliyor ve düşüyoruz. Ne acıdır ki bu eşitsizliği gidermediğimiz sürece öksüz bir toplum olarak yaşamaya devam edeceğiz” dedi.
Başkan Kazan, “Aydınlık, huzurlu ve hukukun güvenliği altında bir Türkiye için kadın, erkek cinsiyet farkı gözetmeden mücadele etmeye devam edeceğiz” diyerek sözü Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Reyhan Şahin’e bıraktı.
Teröre lanet
Av. Şahin konuşmasına Ankara’da yaşanan terör saldırıları nedeniyle kaybettiğimiz vatandaşlarımızı anarak başladı. Şahin, “Bu ülkenin kadınları olarak acı içindeyiz. Her gün kaybettiğimiz canlar, canımızı yakıyor. Yitirdiğimiz evlatlar, bizim doğurduğumuz evlatlar. Teröre ve ülkemizi terör örgütlerinin cirit attığı bir ülke haline getirenlere lanet olsun” dedi.
Terör ve savaşların siyasi gerekçelerden doğduğunu belirten Av. Şahin, alınan kararların siyasi olmasına rağmen bu kararlardan en çok kadınların ve çocukların etkilendiğini ifade ederek öncelikli isteklerinin ‘barış, huzur ve kansız bir dünya’ olduğunu belirtti.
“Cadı diye yakılan, canlarını yitiren kadınlar”
Düzenledikleri bu yarışma ile kadınların sesi olmayı ve bu sesi duyulur kılmayı hedeflediklerini ifade eden Av. Reyhan Şahin, toplumda kadınların uğramış olduğu eğitim, iş yaşamı, sosyal ve siyasal yaşamda ki eşitsizliklere dikkat çekerek, “İleri demokrasilerde bu durum ciddi bir sorun olarak algılanır. Yalnızca kadın adına, kadınlarla ilişkin değil, demokrasi adına sorun kabul edilir. Hemen hemen her ülkede bu eşitsizlik, haksızlık karşısında yılmadan uzun seneler süren mücadeleler var. Cadı kabul edilip yakılmalarından, eşit iş, eşit ücret ya da oy hakkı talepleri nedeniyle canlarını yitirenler var” şeklinde konuştu.
“Çiçek de karanfil de istemiyoruz öldürülmek de!”
8 Mart Dünya Kadınlar Gününün kutlama veya tüketim günü değil anma ve farkındalık olarak nitelendirilmesi gerektiğini belirten Av. Şahin, “Toplumsal ikiyüzlülüğe tahammülümüz kalmadı. Çiçekler de, karanfiller de istemiyoruz. Öldürülmek de istemiyoruz. Şiddetin her türlüsü kime karşı uygulanırsa uygulansın toplumsal olarak karşı duruşumuz bizi insan yapacak. Terazi acılarda kadınlardan yana ağır basmasın. Başarılarda cinsler arası eşitlik olsun” diyerek sözlerini tamamladı.
Ardından dereceye giren katılımcılara ödülleri takdim edildi. Yarışmanın 3.’sü Gülseren Emecen’e ödülünü Sakarya Barosu Başkan Yardımcısı Av. Yeliz Aydın İpek verirken, Ankara’dan 2. olan Hatice Buket Öztürk rahatsızlığı nedeniyle törene katılamazken, 1. olan Derya Çakır’a ödülünü Kadın Hakları Merkezi Başkanı Av. Reyhan Şahin takdim etti.
“İki kadından, kadınlar” temalı resim sergisinin gezilmesi ve günün anısına çekilen hatıra fotoğraflarının ardından ödül töreni sona erdi.
