Kazan açıklamasında, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün temellerini atmış olduğu demokrasi yolunu, onu yok etmek için bir araç gibi kullananlara seslenerek, “Türkiye Cumhuriyeti’nin ve bu topraklar üzerinde yaşayan yurttaşların Atatürk’ün ilkelerinden; yani Laik, Demokratik, Sosyal bir Hukuk devleti olmaktan başka çaresi yoktur. Bu topraklarda barış içinde yaşamanın yegâne yolu bu evrensel ilkelere sahip çıkmaktır. Cephelerin ve kitapların arasında millete adanan bir ömür; Mustafa Kemal Atatürk. O, bir temeldir. Bir yöndür. Tamamlanmış bir inşa değildir. Bu inşaya ancak yeni şeyler katmaya çalışanlar O’nu bugün samimi olarak saygı ve şükranla anacaktır. Zira kendisinin bizzat şu sözleri bizlere bitmek bilmeyecek bir azmin ve mücadelenin ufkuna işaret etmektedir; “Bugüne kadar elde ettiğimiz başarılar bize ancak gelişmeye ve uygarlığa doğru bir yol açmıştır. Yoksa gelişmeye ve uygarlığa henüz ulaştırmış değildir. Bugün Atatürk’ün adını sadece paravan olarak kullananlara, O’nunla aslında en küçük bir gönül bağı kurmamış olanlara veya bilakis O’na düşman olanlara, temellerini attığı ‘demokrasi yolunu’, onu yok etmek için bir araç gibi kullananlara seslenmek isterim; İnanın ki Türkiye Cumhuriyeti’nin ve bu topraklar üzerinde yaşayan yurttaşların Atatürk’ün ilkelerinden; yani Laik, Demokratik, Sosyal bir Hukuk devleti olmaktan başka çaresi yoktur. Zira bu topraklarda barış içinde yaşamanın yegâne yolu bu evrensel ilkelere sahip çıkmak ve onu yaşamaktan geçmektedir. Emin olunuz ki bu ilkelerden sapıldığı oranda bu topraklar üzerinde birlikte yaşam imkânsız hale gelecektir. Eğer umarsızca hayatı sadece kendi menfaatlerimiz yörüngesinde yaşar isek, hayattaki yegâne endişemiz günlük menfaatlerimiz ve kişisel hesaplarımızdan ibaret ise,  bu ülkenin geleceğine yani hukukuna, demokrasisine, bir arada özgürce yaşamayı mümkün kılan Cumhuriyetin temel ilkelerine sahip çıkacak eylemsel bir irade göstermiyor isek, korkuyor isek, kaçıyor isek, tembellik ediyor isek emin olunuz ki yarın çocuklarımızın veyahut torunlarımızın düşüneceği günlük bir menfaati dahi olamayacak! Zira Hukukunu, demokrasisini, özgürlüğünü tamamen yitirmiş bir zillet ve acı içinde, günlerini sadece bizlere lanet okuyarak geçirmek zorunda kalacaklardır” diye konuştu.