ERENLER’DE SDS İMZALARI ATILDI ERENLER’DE SDS İMZALARI ATILDI

Sakarya'da Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin davada verilen mahkumiyet ve beraatlere ilişkin bozma kararlarının ardından 70’i tutuklu 145 sanık tekrar hakim karşısına çıkmaya başlamıştı. Sakarya 2. Ağır Ceza Mahkemesince Ferizli ilçesinde yer alan ceza infaz kurumu içindeki salonda yapılan duruşmalarda sanıklar ve avukatları Yargıtay’ın bozma ilamına ilişkin beyanlarını sundu. Davanın bugünkü duruşmasında ise cumhuriyet savcısı, esas hakkındaki mütalaasını açıklayarak 70'i tutuklu 117 sanık hakkında ‘Anayasayı ihlal’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, 17 sanığın ‘anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme’ suçundan 15 yıldan 20'şer yıla kadar hapis cezası, bir sanığın ise tüm suçlardan beraatı , ‘Anayasayı ihlal’ suçundan ceza talep edilen 4 sanık için ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçundan cezaya yer olmadığına karar verilmesini talep etti. Davanın bugün görülen duruşmasında "Anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep edilen 70'i tutuklu 117 sanık esas hakkındaki savunmalarını vermeye başladı.

Tutuksuz sanıklar savunmalarını yapıyor
Savcı mütalaası sonrasında sanıklar ve avukatları esas hakkındaki savunmalarını yapmaya başladı. Kürsüye çıkan bazı tutuksuz sanıklar, suçlamaları kabul etmediklerini, önceki beyanlarını tekrar ettiklerini söyleyerek beratlarını istedi. Tutuksuz sanık M.D., “Mütalaaya katılmıyorum. O geceye dair verdiğim ifade geçerlidir. Ardışık aramada sadece Kocaeli’den aranmışım. Benim ailemin hepsi Kocaeli’de ikamet ediyor. Okulda bulunduğum için ailemle ankesörlü telefondan konuştum. Hayatım boyunca mesleğimi onurumla ve şerefimle icra ettim. Hiçbir örgütle, dernekle, cemaatle irtibatım olmadı. Komutanlarım haricinde kimseden emir ve talimat almadım" dedi.
Tutuksuz sanık U.Ç., "Evden aceleyle çıktığımız için üzerimde bir şey yoktu. Bunlar polis raporunda mevcuttur. Tankta mürettebat eksiktir. Saat 22.30 sıralarında olayın darbe teşebbüsü olduğunu öğrendiğimizde kışlamıza geri dönmek için hareket ettik. Herhangi bir kazaya sebebiyet vermemek için sürücüye ikazlarda bulundum. Ben rütbem dolayısıyla üstlerimden talimat gelmeden tankı değil dışarı garajdan bile hareket ettiremem. FETÖ ile bir bağlantım yoktur" diye konuştu.

“Eğer eskortluk yapsaydık yoldan dönüp tanklara eşlik ederdik”
Darbe girişiminin gününde Serdivan ilçesinde sıkışıklık olduğunu ve bölgeye sıkışıklığın giderilemsi için gönderildiğini anlatan tutuksuz sanık Y.Y., "Daha önceden vermiş olduğum ifademi tekrar ediyorum. Erenler İlçe Jandarma Komutanlığında nöbetçi astsubay olarak görev yapıyordum. Daha önceden alınmış karar gereği D-100 karayolunda yol kontrol devriyesine çıktık. Sakarya-İstanbul istikametinde rutin devriye işlemlerini gerçekleştirdik. Saat 23.45 gibi Erenler İlçe Jandarma Komutanı sanık Ü.A, Serdivan ilçesinde trafikteki sıkışıklığı gidermek için bizi gönderdi. Yol üzerinde tankların geldiğini gördük. Tanklara eskortluk yapmakla suçlanıyoruz. Eğer eskortluk yapsaydık yoldan dönüp tanklara eşlik ederdik. Biz Serdivan ilçesine trafiği açmak için gittik. Beraatimi talep ediyorum" şeklinde konuştu.

“Bizim darbeden haberimiz sonradan oldu”
Darbe girişimini vatandaşlardan öğrendiğini anlatan tutuksuz sanık A.Y., “Acil görev için yarım saat içinde gelmem gerektiği söylenen bir mesaj aldım. Kendi aracımla ilçe jandarma komutanlığına gittim. Saat 23.35 sıralarında çıkış yaptık. Serdivan ilçesine doğru hareket ettik. Serdivan bölgesinde trafiğin yoğunlaştığını gördüm. Yol kenarında bulunan boşlukta bir süre bekledikten sonra 'Komutanlarınızın talimatlarına uyun' talimatıyla hareket ettik. Bizim darbeden haberimiz sonradan oldu, vatandaşlardan bunu öğrendik. Vatandaşlarla aramızda olumsuz bir durum yaşanmadı. Bazı vatandaşlar bizi misafir etmek dahi istediler. Ben içtimaya hiç bir şekilde katılmadım. Dolayısıyla bir silah almadım” ifadelerini kullandı.
Öte yandan, hakkında yakalama kararı bulunan sanık M.Y., bulunduğu şehirden SEGBİS aracılığıyla bağlandı. Yargıtay'ın bozma ilamındaki aleyhe olan hususları kabul etmeyen sanık M.Y, tutuksuz yargılanmayı talep etti. Sanık avukatı ise "Sanık kendisi teslim olmuştur, bunu dikkatinize sunarız. Kaçmamıştır, halen daha kaçabilir durumda iken kaçmamıştır. Tüm bu hususların dikkate alınarak ev hapsi dahil olmakla bu aşamadu tutuksuz yargılanmasını talep ederiz" dedi.
Görüşünü açıklayan cumhuriyet savcısı, sanık M.Y'nin "Anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme heyeti ise sanık M.Y.’nin tutuklanması yönünde karar verdi. Ayrıca heyet, tutuksuz sanıkların esas hakkındaki savunmalarının devamı için duruşmayı ertelendi.

Ne olmuştu?
Yapılan inceleme çerçevesinde mahkeme, ‘Anayasayı ihlal’ suçunda eski 1. Motorlu Piyade Tugay Komutan Vekili Piyade Kurmay Albay Uğur Coşkun ve Albay Ahmet Üzer'e verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarını, sanıklardan Fatih Gümüş, Hakan Güler ve Emrah Boyalı'ya verilen ‘anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme’ suçundan 12 yıl 6'şar ay hapis cezasını onarken, sanık İsmail Şenyüz'ün ‘silahlı terör örgütü üyeliği’ suçundan aldığı 6 yıl 3 ay hapis cezasını hukuka uygun buldu. Ayrıca 3. Ceza Dairesi ‘Anayasayı ihlal’ suçundan 71 sanık hakkında verilen beraat kararını da onadı. Mahkeme, 94 sanık hakkındaki ‘Anayasa'yı ihlal’ suçundan beraat kararları ile 52 sanığa ‘anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım’ suçundan verilen mahkumiyetleri bozdu. 3. Ceza Dairesi ise darbe girişimine ilişkin ‘Anayasayı ihlal’ suçundan beraat eden 26 sanık ile ‘anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme’ suçundan tutuklanan 52 sanık hakkındaki hükmü, kanunsuz emirler doğrultusunda valiliği ele geçirmek, ateş emri vermek gibi eylemlerle suçu ‘müşterek fail’ olarak gerçekleştirmeleri sebebiyle ‘Anayasa'yı ihlal’ suçundan mahkumiyete karar verilmesi gerektiği dikkate alınmadığı için hukuka uygun bulmadı.
Ayrıca 3. Ceza Dairesi, Uğur Coşkun'a ‘silahlı terör örgütü yöneticiliği’, Ahmet Üzer, Bahri Gürhan, Ümit Ahlat, Emre Metin ve Adem Kapucu'ya ‘silahlı terör örgütü üyeliği’ suçundan verilen cezaları, ‘Anayasa'yı ihlal’ suçunun tüm unsurlarıyla gerçekleştiği somut olayda sanıkların ayrıca bu suçlardan cezalandırılma imkanı bulunmadığı için ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği için bozdu.