Çocuklar için boş vakti, tatillerin dışında okuldan arta kalan zamanlar olarak özetleyebiliriz ki o sürenin de tamamı değil sadece ders çalışmadıkları zamanlar diyebiliriz.
Çocuklar günümüzde maalesef bu boş vakitlerini bilgisayar-tablet-internet üçgeninde geçiriyor. Arkadaşları ile geleneksel oyun oynayan ya da kitap okuyan çocuk sayısı her geçen gün azalıyor. Okul zamanı ders çalışmadıkları için, tüm boş zamanlarını internette geçirdikleri için şikâyet ettiğimiz çocukların nedense kitap okumuyor olmalarından çok rahatsız olmuyoruz.
Çocukların sağlıklı büyümeleri ve gelişmeleri için hayatlarını da sağlıklı planlamak gerekir. Okul günleri okuldan arta kalan zamanlarda çocuklara aşırı ders yüklemesi yapılırsa çocuğun aile ve kendine ayıracak zamanı kalmayabilir ya da eksik kalır. Kontrolsüz bir serbest vakit ise çocuğun gelişimini çok olumsuz etkiler.
Taşıma su ile değirmen dönmez diye çok güzel bir sözümüz var. Çocuklarına çalışma ve sorumluluk bilinci vermeyen aileler dışarıdan defaatle yapacakları telkin ile çocuğa bıkkınlık verirler ve kaliteli bir ders çalışma ortamı oluşturamazlar.  Önceliğimiz her zaman çocuklarımız olmalıdır, hiçbir zaman çocukların dersi, ödevi, notu, karnesi çocuklarımızın önüne geçmemelidir. Aşırı baskı çocukta sorumluluk bilincini geliştirmez. Aksine gizleme ve ‘’mış’’ gibi yapma alışkanlıkları doğurur. Çocuk artık öğrenmek için çalışan bir birey değil, ailesini mutlu etmek, üzerindeki baskıyı atmak, yapmış olmak için yapmak gibi davranışlar sergileyen birisi haline gelir. 
Bilgisayar-tablet ve internet çağımızın olmazsa olmazı tabiî ki ama kullanım şekline göre dünyanın en faydalı cihazı olabileceği gibi en tehlikeli icadına da dönüşebilir.  Sanal alemin büyüsüne kapılan çocuklar ve gençler için artık teknoloji bağımlılığı tanımı literatürde yerini aldı.
Sosyal medya ve sanal interaktif oyunlara müptela olanlar artık gerçek hayattan keyif almaz hale geliyorlar. Sanal alemin hızı ve hazzı artık gerçek hayatı yavaş ve sıkıcı hale getiriyor. 
Boş vakitleri değerlendirirken bilgisayar ve internet dışında bir de televizyon faktörü var tabi ki. Her şeyin fazlası nasıl sakıncalı ise gün içinde televizyon izleme saatleri de sınırlı olmalıdır. Kontrolsüz ve uzun süre izlenen televizyon programları da çocuğu gerçekten hayattan koparır.
Çocukların yaşına ve hazır bulunuşluğuna uygun kitap, aktüel bir dergi, ilgi alanına göre bir gezi yazısı, macera, akademik, dini ya da geleneksel bir şeyler okumak kişisel, sosyal ve kültürel gelişimine en çok katkı sağlayan etkenlerdendir. Ufku açar vizyonu geliştirir.
Spor çocuklar ve gençler için çok önemlidir.  Fiziksel gelişimin yanı sıra zihni hep diri tutar. Yeteneğe göre futbol, basketbol, koşu, bisiklet, dövüş sporları vb bir alanda düzenli olarak belirli periyotlarda vakit geçirilebilir. Çocuk bu şekilde her zaman fit ve zinde olur. Sağlıklı bir fiziksel gelişim süreci yaşar.
Sanat çocuklar ve gençler için çok önemli sağlıklı ve faydalı bir zaman geçirme metodudur. Bireyin ilgi sevgi heves ve yeteneği bu alanda çok önemlidir.  İlgi ve yetenekler doğrultusunda müzik en çok başvurulan sanat dalıdır.  Tiyatro ya da drama yine severek ve ilgiyle seçilen sanatsal etkinliklerdir.
Çocuklara anlamlı vakit geçirteceğiz diyerek spordan sanata her alanda bir yarış atı gibi koşturarak çaba harcamak vakit, nakit ve enerji israfıdır.  Çocuğun bireysel ilgisi yeteneği isteği doğrultusunda hareket edilmelidir. Yani yabancı dil öğretmeden önce dili ona sevdirmeliyiz gibi ..