Akil İnsanlar Heyeti Marmara Grubu dün Sakarya’daydı. Tam kadro Sakarya’ya gelen Akil İnsanlar toplantısına ilgi büyük oldu.Tabi bazıları Akil İnsanlar Heyeti’nin toplantısını “provoke” etmeye çalışsa da bunda başarılı olamadılar.Zira günler öncesinden ya

Akil İnsanlar Heyeti Marmara Grubu dün Sakarya’daydı. Tam kadro Sakarya’ya gelen Akil İnsanlar toplantısına ilgi büyük oldu.

Tabi bazıları Akil İnsanlar Heyeti’nin toplantısını “provoke” etmeye çalışsa da bunda başarılı olamadılar.

Zira günler öncesinden yapılan çağrılara Sakaryalılar pek rağbet göstermedi. Hatta oralı bile olmadı diyebiliriz…

Gelelim Akil İnsanların Sakarya’ya geliş nedenine. Ve yaptıkları toplantıda dile getirmeye çalıştıklarına.

Aslında bildik konulara değinildi. 30 yıllık problemin çözüme kavuşması adına farklı yolların devreye sokulması gerektiği anlatıldı.

Özünde “akan kanın durması, silahlar susması” için çaba sarf edilmesi ve bunun için mücadele edilmesinden bahsedildi…

Bugün sokaktan geçen herhangi birini durdurup “kan dursun mu, silahlar sussun mu?” diye bir soru yöneltseniz cevabı tereddütsüz “evet” olur.

Zaten bir insanın “kanın durmasını, silahların susmasını” istememesi için farklı bir ruh haline sahip olması gerekir diye düşünüyorum.

Hatta bu ruh haline sahip insanlar için “lügatta” nasıl bir ifade bulunuyor açıp bakmakta fayda var…

Tamam, belki yöntem sizin aklınıza yatmayabilir. Yapılanlar, toplantılar, görüşmeler size göre doğru olmayabilir.

O zaman siz de kendi doğrularınızı, yöntemlerinizi yapacağınız toplantılarla çıkıp anlatırsınız.

Millet hem Akil İnsanların söylediklerine bakar hem de sizin anlattıklarınızı dinler ve kendince ölçüp biçer.

Sonra da yaklaşık 30 yıldır akan kanın durması, silahların susması için hangi yöntemin daha hayırlı olduğuna karar verir…

Bunun dışında insanlara anlatacağınız bir fikriniz veya çözüme katkı sunacağınız düşünceleriniz yoksa bari gerginlik çıkartmayın.

Bir türlü kabullenemediğiniz Akil İnsanların söylediklerini dinleyen ve “çözüm” isteyenleri de karalamayın.

Zaten bugüne kadar “sağ, sol, ülkücü, komünist, Müslüman, laik, Türk, Kürt” diye bölünüp durduk. Bir bölücülük daha başımıza çıkartmayın…

Ben bu ülkede “silahların susup, kanın durması” ve “farklı etnik kökene sahip” insanların “kardeşçe yaşaması” adına atılan her adımı önemsiyorum.

Bunun adı Akil İnsanlar olur, CHP Çözümü olur veya MHP Sağduyusu olur benim için isim ve şekil hiç önemli değil. Yeter ki “barış” yolu açılsın.

Bunu da bu terör başladığında doğup bugün 30 yaşına gelmiş insanlar için istiyorum. Çocuklarımız ve torunlarımız için diliyorum.

Sonuçta bir yanda “barış” isteyen Akil İnsanlar, diğer tarafta bu insanları protesto edenler. Varın “bunların adını siz koyun” Benim aklıma bir şey geldi…