Programda Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, 99 depreminin ardından Sakarya’da yürütülen çalışmalar, şehircilik anlayışı ve depreme hazırlık açısından yapılan çalışmaları katılımcılarla paylaştı. Programa Vali Vekili Bekir Dınkırcı, İlçe belediye başkanları, İlçe başkanları, SATSO Başkanı Akgün Altuğ, SATSO Meclis Başkanı Talip Kuriş, SESOB Başkanı Hasan Alişan, İMO Başkanı Hüsnü Gürpınar, Mimarlar Odası Başkanı Sami Kafadar, il müdürleri, iş, siyaset, spor ve eğitim camiasından katılımcılar, şehir eşrafı, kanaat önderleri, Büyükşehir ve SASKİ Bürokratları ile basın mensupları katıldı.

Mimaride örnek bir Sakarya

İhsaniye Cami İmam Hatibi Suat Tekeoğlu’nun Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından söz alan İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Mustafa Deverenli, “17 Ağustos 1999’u hiçbir zaman unutmadık ve o günü hatırlayarak hizmetlerimizi şekillendirdik. Bu görevde en ufak bir hatanın çok büyük sorunlara yol açabileceğini biliyoruz ve bu sorumluluğu üzerimizde taşıyoruz. Hiçbir şey insan hayatından önemli değildir. Büyükşehir Belediyesi olarak yatay mimariyi benimsiyor ve ülkemize örnek teşkil ediyoruz. Bu vesileyle 17 Ağustos şehitlerimizi rahmetle anıyorum” ifadelerini kullandı.

İnsan fıtratına uygun yapılar

Sakarya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğr. Gör. Prof. Dr. Naci Çağlar ise, “Sakarya, Kuzey Anadolu Fayı üzerinde aktif deprem kuşağında yer alan bir şehir. Deprem şehrimizin en önemli problemi ve kaçınılmaz bir gerçeğidir. Sakarya tarihi boyunca birçok yıkıcı depremi görmüştür. Bunlardan en etkilisi ise 99’da gerçekleşen Marmara Depremi’dir. Sakarya’nın zemin yapısı dikkate alındığında, bölgemizde olabilecek muhtemel depremler şehrimizde olumsuz etki yaratacaktır. Sakarya’nın yaşadığı deprem tecrübeleri dikkate alındığında daha güvenli olan ve insan fıtratına da daha uygun olan yatay mimarinin önemini ortaya çıkarmaktadır. Bu konular ele alındığında insanlarımıza ve yöneticilerimize büyük görevler düşmektedir” dedi.

Çalışmalarımızı depremi unutmadan sürdürmeliyiz

99 depreminin ardından Sakarya’da yürütülen çalışmaları katılımcılar ile paylaşan Başkan Toçoğlu ise, “Öncelikle 17 Ağustos 1999 depreminde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum. Sakarya aktif fay hatları üzerine konumlanmış bir şehirdir. Son yüzyılda 3 büyük deprem yaşadık. 25-30 yıl aralıkla şehrimiz deprem görüyor. Bu tabloya baktığımızda yeni bir depremin yaklaştığını hepimiz söyleyebiliriz. Depremi unutmamak ve hazır halde bir şehir yapmak için çalışmalarımızı sürdürmeliyiz. 99 depreminde büyük kayıplar yaşadık. 17 bin 840 vatandaşımız hayatını kaybetti. Sakarya’da ise 3 bin 891 vatandaşımızı kaybettik ve 5 bin 180 kişi de yaralandı. 81 bin 702 konut hasar gördü. Tüm bölgelerden çıkarılan 5 milyon ton molozun sadece 2,5 milyon tonu Sakarya’dan çıktı. 99 depremi bizlere zemin ve yapı ilişkisinin önemini gösterdi. Serdivan Belediye Başkanlığı döneminde deprem gerçeği ile yüzleştik. O dönemde yetki ve sorumluluklarımızın olduğunu ve kararları depreme göre vermek gerektiğini unutmadık. O gün aldığımız kararları bugün de aynı kararlılıkla sürdürüyoruz. Depremin zararları üzerinden ciddi çalışmalar yaptık, kararlar aldık. Konutlarda zemin üstü 2 kat dedik. Türkiye’de çok fazla plan yapılır fakat uygulamaya gelince sınırlı kalır. Biz deprem gerçeğini göz önünde bulundurarak planlarımıza sadık kaldık. Gerek Serdivan Belediye Başkanlığı gerekse Büyükşehir dönemimde şehrimize kat sınırlaması getirdik ve bu planı uyguladık” diye konuştu.

Toçoğlu konuşmasını şu şekilde sonlandırdı, “2009 seçimlerinin ardından hasarlı binaların yıkımı ile ilgili çalışma başlattık. Hasarlı binalarla ilgili meclisten yetki aldık, yıkımını gerçekleştirdik. Orta hasarlı binaların yıkımını gerçekleştirerek Korucuk’ta TOKİ’yle 448 yeni konut inşa ettik ve vatandaşlarımızı bu konutlara yerleştirdik. Prefabrik yapıları kaldırdık. Depremin ardından zarar gören altyapıyı büyük oranda yeniledik. Şehirde sadece 1 adet arıtma tesisi vardı. SASKİ olarak ana isale hatlarımızı yeniden revize ederek çelik isale hatlarına dönüştürdük. Artık şehrimizde 100 yılı karşılayacak bir altyapı mevcut. 6 bin 500 kilometre içmesuyu, 2 bin 450 kilometre kanalizasyon, 308 kilometre yağmursuyu hattı inşa ettik. Şehrimizde 1 içmesuyu arıtma tesisi varken; 10’a çıkardık. Atıksu arıtma tesislerini şehrimize kazandırdık. Artık sularımız, denizlerimiz daha temiz. Bu sayede sahillerimiz Mavi Bayrak ile buluştu. 2009’da göreve gelir gelmez imar planlarını deprem gerçeğini önceleyen yaklaşımla hazırladık. Planlı büyüme anlayışını esas aldık. Serdivan Belediye Başkanlığım dönemindeki 18 uygulamaları bu anlayışın en önemli göstergesidir. Tarım, turizm, yeşil alan, park gibi tüm alanları planlarda belirledik. Tarım alanlarına zarar vermeyen bir anlayışla hareket ettik. Türkiye’de planlarını büyük ölçüde tamamlamış belediyelerden bir tanesiyiz. Şehir merkezimizde ve ilçelerde toplanma alanları belirledik. Şehrimize modern bir itfaiye binası kazandırdık. İtfaiye araçlarımızı yeniledik. İlçelerimize, OSB’lere ve belirli noktalara itfaiye merkezleri kurduk. 19 afet koyteynırımız var ve daha da arttıracağız. Sakarya’nın ilk Afet Koordinasyon Merkezi’ni hizmete aldık. Afet anında ihtiyaç duyulabilecek her şeyi göz önünde bulundurduk. Helikopter pisti, kesintisiz enerji, internet ve haberleşme, su depoları, mutfak gibi birçok gereci içerisinde barından bir tesis oldu. Afetlerde AKOM şehrimizde beyin rolü üstlenecek bir merkez haline geldi. Depremin ardından Sakarya’nın sağlam zeminlere taşınması konusunda mutabakata varıldı. O günlerde Yenikent’te yapılaşma yoktu. Büyükşehir olarak bölgeyi cazibe merkezi haline getirmek için yeni sosyal alanlar, eğitim, altyapı, ulaşım yatırımları ve birçok tesis inşa ettik. Yenikent Park, Yenikent Sosyal Tesisleri, Korucuk Park, Yaşayarak Öğrenme Macera Parkı, Karaman SAMEK, Meslek Yüksek Okulu, Korucuk SAMEK, Korucuk Duble Yolu, Sosyal Bilimler Yurt, Eğitim Araştırma Hastanesi’ne 55 dönüm arazi, Ayçiçeği Vadisi gibi yatırımları bölgemize kazandırdık ve kazandırmaya da devam edeceğiz. Kat sınırlaması depreme hazırlık konusunda en önemli konulardan biri. Büyükşehir Belediyesi olarak bu konuda hiç taviz vermedik. 3 kata bağlı kaldık. Gelişmişliğin sadece yüksek binalardan olmadığını gösterdik. Çocuklarımıza, gelecek nesillerimize güzel ve güvenilir bir şehir bırakmak istiyoruz. Onların toprak ile gökyüzü ile iç içe olduğu bir şehir hayal ediyoruz. Yeni duble yollar açtık. Hem şehrin gelişmesi açısından hem de ulaşım konusunda çok önemli. 28 yeni modern köprü inşa ettik. Bütün yeni yapılarda kabloları yerin altına almaya çalışıyoruz. Betonlaşmadan değil, yeşilden yana olduk. Topraktan, doğadan, sanattan, kültürden ve hoşgörüden, herkesin kendi kültürünü özgürce yaşayabildiği, insandan yana bir şehir hayal ediyoruz. Bugün 81 vilayet arasından depreme en hazır şehir Sakarya’dır. Mevcut şehrcilik anlayışımızdan asla taviz vermeyeceğiz. Deprem bizim bir gerçeğimizdir ve bu gerçek ile yaşamayı öğreneceğiz. Üniversitemizle istişarelerde bulunacağız. Biz bu şehrin emanetçisiyiz ve bu şehre en güzel katkıyı vereceğiz. Bu şehir hepimizin. Gençlerimize, çocuklarımıza, geleceğimize güzel bir şehir bırakacağız.”