Uzun bir aradan sonra yine birlikteyiz.

Sizlerle birlikte olmadığımız süre içinde gerek ülkede gerekse şehrimizde birçok gelişme oldu.

Şimdi geçmişe dönüp bu olaylara tek tek değinmek istemiyorum.

Ancak bu süre zarfında vatandaşın canını yakan konuların başında “sivrisinek” birinci sırada yer aldı.

Sakarya’da hemen hemen her mahalle ve sokakta “sivrisineklerden” çok sayıda şikâyet geldi.

Tabi ilgili belediyelerin yeterli ilaçlamayı yapmadığı yönünde serzenişler oldu…!

***

Aslına bakarsanız bu konu sadece Sakarya’nın şikâyeti olmadı.

Türkiye genelinde de birçok ilde benzer şikâyetler yaşandı.

Gerçi bu “sivrisineklerden” herkes gibi biz de mustarip olduk.

Maazallah özellikle geceleri dışarıda oturmaya kalkma.

Ordu gibi bir “sivrisinek” saldırısına maruz kalıyorsunuz.

Hele bir de kapıyı, camı açtınız mı yandınız.

Gece uyu uyuyabilirseniz…!

***

İşin ilginç yanı bu sene türeyen “sivrisinekler” de bir acayip.

Isırdılar mı insanın canını fena halde yakıyorlar.

Dahası nasıl bir ısırmaysa kaşındınız mı yandınız.

Resmen kaşıdığınız bölge yara oluyor.

Nitekim “sivrisinek” ısırması nedeniyle hastaneye koşan ve vücudunda ciddi yaralar açılan vatandaşlarla ilgili haberleri de medyada fazlasıyla okuduk.

Kısacası “sivrisinekler” bu yaz gerçekten insanların başına ciddi manada bela oldu…!

***

Aslına bakarsanız bu konuda belediyeleri de suçlamanın bir anlamı yok.

Zira gelen şikâyetler üzerine bazı belediyeleri arayıp “sivrisinekle” mücadele adına yeterli “ilaçlama” yapılıp yapılmadığını sorduk.

Aldığımız cevap geçtiğimiz yıllara oranla “sivrisinekle” mücadelenin “3-4” kat arttığı yönünde oldu.

Atılan ilacın geçen yıllara oranla çok daha fazla olduğu ifade edildi.

Hatta “sivrisinekle” mücadele ekiplerinin sayısının bile arttırıldığı ve gündüz dâhil gece geç saatlere kadar devam ettiği söylendi.

Ancak buna rağmen şikâyetlere yetişmekte zorlanıldığı belirtildi…!

***

Görüştüğümüz yetkili isimlerin verdiği bilgiye göre,

Bu yıl “sivrisineklerin” bu kadar fazla olmasında, yaz aylarının oldukça yağmurlu geçmesinin önemli rol oynadığı söyleniyor.

Yağan her yağmur sonrası biriken sularda “sivrisinek” larvalarının aşırı derecede çoğaldığı ve mücadelenin zorlaştığı ifade ediliyor.

Dolayısıyla vatandaşın haklı şikayetinin de ardı arkası kesilmiyor…!

***

Elbette bu yaz yağan yağmurun etkisi vardır.

Ancak bunu sırf yağan yağmura dayandırmak da doğru değil.

Zira bu sene bir gariplik var.

Doğru ilaçlama yapılıyor ama sanki “sivrisineklere” hiçbir etkisi olmuyor.

Oysa geçtiğimiz yıllarda ilaçlama aracı geçti mi arkasında yığınla “sivrisinek” ölüsü bırakıyordu.

Maalesef bu sene yapılan ilaçlama “sivrisineklere” resmen “vızıltı” geliyor.

İlaçlama aracı geçer geçmez aynı hızla “ısırmaya” devam…!

***

Nasıl olur hangi tedbirler alınır bilemiyorum.

Ancak belediyeler bu işin önlemini şimdiden almak zorunda.

“İlaçlar” mı değişir?

Başka bir yöntem mi bulunur?

Orası belediyelerin işi!

Ancak önümüzdeki sene yine aynı sıkıntı devam ederse yaz ayları tam bir “işkenceye” dönüşür.

İnsanlar kapı, cam açamaz olur…!

***

Hadi bu yazı böyle her yerimiz “sivrisinek” ısırığı ile geçirdik.

Evlere hapis olduk.

Oramızı buramızı “pehlivanlar” gibi yağlayıp kremleyip oturduk.

Yağmur dedik, çamur dedik belediyelere de fazla yüklenmedik.

İnşallah önümüzdeki yaza şimdiden gerekli tedbirler alınır.

Yoksa “sivrisinek” ısırması sadece vatandaşı rahatsız etmez.

Nitekim “sivrisineğin” ısırdığı yer en fazla kaşıya  kaşıya yara olur.

Maazallah vatandaş bir ısırırsa…!