Bugün ülke genelinde yine denetim var.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu “korona virüsü” ile ilgili denetimlerin yapılacağını bir gün öncesinden duyurdu.

Denetimler genel olarak;

Pazaryeri, işyerleri, marketler, toplu taşıma, yollar, alışveriş alanları, lokanta, kafeterya ve ticari taksilerde yapılacak.

Kısaca tüm yaşam alanları denetlenecek.

Anlayacağınız ciddi bir denetimden geçeceğiz…!

***

Bu denetimlerin ilki geçen hafta yapıldığında şöyle bir eleştiri gelmişti;

- Madem denetim yapılacak.

- Önceden haber vermek doğru mu?

- Habersiz olsa daha iyi olmaz mı?

Elbette daha iyi olur.

Sessiz sedasız yapılan denetimler daha etkili olur.

Bu yönüyle eleştirilere hak vermemek mümkün değil…!

***

Ancak;

Geçen hafta denetim yapılacağı duyurusu yapıldığı halde milletin ne kadar rahat olduğunu gördük.

Adam karşısında yetkilileri görüyor.

Belli ki denetime gelmişler.

Buna rağmen kimsenin umursadığı yok.

“Maskesiz” rahat rahat dolaşıyor.

“Sosyal mesafe” desen çoğu kişinin bu kurala uyduğu yok…!

***

Hal böyleyken;

Bir de bu denetimlerin habersiz yapıldığını düşünün.

Herhalde denetime çıkanlar kafayı yer.

Nitekim işimiz gereği çarşı pazara şöyle bir çıktığımızda karşılaştığımız manzara hepimizce malum.

Uzun uzun anlatmaya gerek yok.

7’den 77’ye doğru dürüst kurallara uyan yok.

Dolayısıyla iyi niyetle yapılan bu haberli denetimlerde yaptırım olmayınca sadece uyarıda kalıyor.

Bu da vatandaş için caydırıcı olmuyor…!

***

Peki, ne yapmalı?

Bu konuda akıl verecek son kişi bile değiliz.

Ancak ciddi bir yaptırım unsuru ve “ceza” olmadığı müddetçe denetimlerin çok da faydalı olacağını sanmıyorum.

Basacaksın “cezayı.”

Hem de adamakıllı.

Bak o zaman nasıl “maskeler” ağız ve burunda duruyor.

“Sosyal mesafe” nasıl iki katına çıkıyor.

Uyar, uyar nereye kadar…?