Geçen gün akşamüstü aracımızla Yeni Cami’nin hemen yanındaki sokağa girdik.

Arkamızdan da bir servis aracı girdi.

Tek yönlü olan bu yolda neredeyse yolun sonuna gelmiştik.

Baktık karşı istikametten araçlar geliyor.

Yol tek yönlü.

Şoförlere selektör yapıyoruz.

Gayemiz;

- Yol tek yönlü neden ters yola girdiniz?

Diye ikaz etmek…!

***

Tabi aynı şekilde bize de selektör yapılmaya başlandı.

El kol hareketleri falan!

Zaten hava sıcak!

Neredeyse araçtan inip “kavga” edeceğiz.

Zira yol dar.

Bir de sağlı sollu araçlar park etmiş.

Karşılıklı iki aracın geçmesi mümkün değil…!

***

Zor zahmet ters istikametten gelen araçlara yol verdik.

Sinir kat sayımız “tavan” yapmış bir halde yolun sonuna geldik.

Oda ne?

Yolun hemen bitiminde belediye ekipleri yolu kazmış çalışma yapıyor.

Yani geçmen mümkün değil.

Tabi bu manzara karşısında neden ters yönden araçların geldiğini anladık.

“Söve, söve” zor zahmet manevra yapıp geri dönmek mecburiyetinde kaldık.

Ancak git gidebilirsen.

Arkamızdan sokağa giren araçlar yüzünden trafik resmen kilitlendi.

Git ileri, gel geri derken abartısız bir saatlik bir uğraşıdan sonra o “keşmekeşin” içinden çıkabildik…!

***

Ey belediye yetkilileri!

Allah sizi nasıl biliyorsa öyle yapsın.

Madem sokağın sonunda çalışma yapıyorsunuz.

Neden girişi kapatmıyorsunuz?

İnsanlara resmen eziyet ediyorsunuz?

Akşam üstü, akşam üstü “kulaklarınızın çınlaması” hoşunuza gitti mi…?

***

Bu kadar mı zor?

Alt tarafı iki tane duba koyacaksın.

Bir de “çalışınca oluyor” diye levha asacaksın.

Millet de o sokağa girmeyecek.

Pes doğrusu.

Vallahi pes.

Billahi pes.

Akşamüstü insanlara yaşattığınız o “stresten” dolayı bu milletten çıkıp “özür” dileyin diyeceğim ama;

Biliyorum ki siz onu da beceremeyeceksiniz.

Yazıklar olsun diyorum da başka da bir şey demiyorum.

Üzerine alınacak biri varsa duyurulur…!