Karasu Belediyesi eski başkanı Ahmet Genç, uzun süredir konuşulan Belediye Başkanlığı Adaylığı için ilk kez çok net konuştu: “Gönlümden milletvekilliği geçiyor. Adayımız kim olursa elini kaldırırım. Ama görevden de kaçmam.”

Yeniden adaylık

Basın mensupları ile bir araya gelen ve tüm sorulara açık yüreklilikle cevap veren Karasu Belediyesi eski Başkanı Ahmet Genç, “Ben bu ilçede 10 yıl süre ile belediye başkanlığı yaptım. Yeniden aynı göreve talip olmayı kendimi tekrar etmek olarak görüyorum. Benim gönlümden milletvekilliği geçiyor. Ancak teşkilat ve halk bizim belediye başkan adayı olmamızı isterse ona da yapacak bir şeyimiz olmaz” dedi.

Adayın elini kaldırırım

Kendisinin iyi bir Ak Partili olduğunu söyleyen Genç, “Ben iyi bir Ak Partiliyim. Şu ya da bu isim ayırmaksızın teşkilatımız kimi aday gösterirse hiç tereddüt etmeden onun elini kaldırırım. Bakın hiç kimseyi ayırmıyorum. Adayımız kim olursa olsun ben kendim adaymışım gibi çalışmalara başlayacağım ve belediyenin kazanılması için mücadele edeceğim. Bunu da buradan ilan ediyorum” diye konuştu.

Laylaylom belediyecilik

Karasu Belediyesi’nin yönetim şeklini de eleştiren Belediye eski Başkanı Genç, “Karasu Belediyesi’nde kendi dönemimdeki ciddiyeti göremiyorum. Sanki bir laylaylom hava var. Belediyecilik ciddi bir iştir. Kimse bunun önemini kavramamış. Bir sistemli çalışma söz konusu değil. Bu sürecin olumsuz yansımalarını yaşıyoruz. Tüm Karasu halkı belediyenin çalışmalarından olumsuz etkileniyor” dedi.

İmaj bozuldu

Karasu Belediyesi’nin ödemelerde yaşadığı sorunların ilçenin gelecek yıllardaki imajını da zedelediğini söyleyen Genç, “Özellikle dışarıya yaptırılan işlerin bedellerinin ödenmemiş olması ilçenin gelecekteki yönetimlerine de zarar verecek. Bizim dönemimizde de ödeme güçlükleri yaşanmıştı. Ancak bu derece ciddi sorunların ortaya çıkması gerçekten düşündürücü” dedi.

İşçi maaşları

İşçilerin kendilerine gelerek maaş alamadığını söylediğini ve bu konudaki şikayetlerin de azımsanamayacak sayılarda olduğunu söyleyen Genç, “Pek çok işçi bize gelip maaş alamadığını söylüyor. Evine ekmek götüremeyen, eşine pazar parası veremeyen bu insanların yaşadıkları psikolojik ve ailevi sorunları siz düşünün. Bir devlet kurumunun çalışanlarını bu denli mağdur etmeye hakkı yoktur” şeklinde konuştu.

Araçlar bağlanamaz

Karasu Belediyesi’ne ait araçların bağlanmasını da skandal olarak nitelendiren Ahmet Genç, “Bir kamu kuruluşuna ait araçların bağlanması mümkün değil. Ancak araçlar hakkında işlem yapılırken Karasu Belediyesi’nin avukatı olay yerine dahi gitmemiş. Belki de olaydan haberi bile olmamış. Siz nasıl yöneticilik yapıyorsunuz? Size ait araçları kim ne hakla bağlar. Siz kamu hizmeti veriyorsunuz. Sizin kamu hizmetinizi aksatmaya kimsenin hakkı yok” dedi.

İyi niyet yok

SEDAŞ’ın Karasu Belediyesi’nin elektriğini kesmesi konusunda da değerlendirmelerde bulunan Genç, “SEDAŞ bir belediyenin elektriğini mümkün değil kesmez. Gelir görüşür, taahhüt alır ve sizde iyi niyet görürse de sonuna kadar sabreder. Çünkü siz kamu hizmeti yapıyorsunuz. Siz 1 milyonluk borç için ayda 10 bin lira bile ödemeyi taahhüt etseniz ve ödeseniz, yani iyi niyetinizi gösterseniz o kurum sizin elektriğinizi kesemez” dedi.

Proje önemli değil

Karasu Belediyesi’nin yaptığı projelerin kalıcı olmadığını da söyleyen Genç, “Geleceğe kalacak bir giriş yolu bir de park projeleri mevcut. Bunlar da zaten hacizlik. Ödemeleri gerçekleştirilmemiş. Önemli olan proje bulmak değil, kaynağını bulmak. Yani ihtiyaçları tespit ederken ödemeleri de düşünmek lazım. Bunu düşünmeden iş yaparsanız sonunda ödeme güçlüğü yaşanır ve bugün gelinen noktaya gelinir” diye konuştu.

Borçlar devredilecek

Kendilerinin kanalizasyon projesi yaptığı için çok eleştirildiğini hatırlatan Ahmet Genç, “Bizim kanalizasyona çok para ayırdığımız ve belediyeyi borç içinde bıraktığımız konuşuldu. Şimdi Büyükşehir Yasası ile Karasu Belediyesi’nin 138 milyon liralık borcu büyükşehre devredilecek. Yani bizim dönemimizde yaptığımız yatırım Karasu’nun sırtından alınacak. Ancak yatırım kalıcı olarak Karasu’ya kazandırıldı” dedi.

İyi ki yapmışız

Kendi dönemlerinde yapılan kanalizasyon sisteminin Karasu’nun gelişiminde de önemli rol oynadığını söyleyen Genç, “Biz o yatırımı yapmasaydık inşaat sektörü bu kadar gelişemezdi. Sağladığımız altyapı hizmeti sayesinde Karasu hızlı bir kabuk değiştirme sürecine girdi. Karasu bu kadar gelişirken yanındaki aynı ilçelerin geriden gelmesinin en önemli nedenlerinden biri de budur” dedi.

Müteahhitlerle uzlaşılmalı

Müteahhitlerin her zaman daha fazla kazanmak istemelerini normal karşılamak gerektiğini söyleyen Ahmet Genç, “Ancak müteahhitlerin de bir standarda oturtulması şart. Onların her istediğini yaparsanız bu işin önünü almanıza imkan yok. Birine verilen ayrıcalık tüm dengeleri bozar. Kurallar önceden konulmalı ve buna da sonuna kadar uyulmalı. Aksi takdirde huzursuzluk ve başıbozukluk ortaya çıkar” dedi.

4 kat sırıtır

Karasu’nun inşaatta 3 kat sınırına bağlı kalması gerektiğini söyleyen Ahmet Genç, “Kat sınırlaması konusunda 3 kata sadık kalınmalı. 4 kat Karasu için çok sırıtır. 4 kata müsaade edildiği zaman bunun önünü almak mümkün olmaz. Bu bundan sonraki yönetimin de zorluk yaşamasına neden olur. Karasu’nun şehircilik planlaması da bununla birlikte bozulur” ifadelerini kullandı.

Ak Muhalifler konusu

Ak Partili muhaliflere ilişkin de açıklamalarda bulunan Ahmet Genç, “Muhalif  arkadaşların bazı sorunlarının olması normal. Ancak bunların tartışılacağı yer parti binası ve teşkilatıdır. Rahatsızlıklar burada dile getirilmeli ve çözüm yolları aranmalıdır. Ben bu arkadaşlarla görüşüyorum ve olumlu netice almak üzereyim. Zannediyorum önümüzdeki günlerde onlar parti binasına gelerek teşkilat çalışmalarına katılacaklardır” dedi.

Adaylık meselesi

Ak Parti’nin aday açıklaması için aceleci davranmayacağını tahmin ettiğini söyleyen Ahmet Genç, “Ben adayların başvurularının aralık ayına kadar alınmayacağını adayın da ocak ayının ortalarından erken açıklanmayacağını düşünüyorum. Ancak diğer partilerin adayları erken açıklanırsa Ak Parti de adayını daha erken tarihte açıklayabilir. Ancak ben gene de Ocak’tan erken açıklanmasını beklemiyorum” şeklinde konuştu.

Herkes adaya destek olur

Ak Parti’de seçim sürecinin ayrışmaya değil bütünleşmeye neden olacağını da söyleyen Ahmet Genç, “Süreç adayın açıklanmasının ardından bambaşka bir hal alır. Kim aday olursa olsun herkes Ak Parti’nin seçimi alması için çalışır. Bundan da kimsenin şüphesi olmasın” diye konuştu. Toplantıya ilişkin bir de basın açıklaması yayınlayan Ahmet Genç basın açıklamasında ise şu ifadelere yer verdi: “Halkımız seçimlerde beş yıllığına sorunları çözmek için Belediye Başkanı ve meclis üyelerine oy verir. Bu süre dolar halk beş yıllığına kararını tekrar sandıkta verir. 29.03.2009 tarihinde Karasu halkı Mehmet İspiroğlu’na ve meclis üyelerine oy vererek yerel iktidara getirdiler. Vatandaşlarımıza verdikleri vaatleri miting meydanlarında verdikleri sözleri iş, aş hizmet isteyen seçmene sorun yok hallederiz politikalarıyla altından kalkılamayacağı yeminlerle iş başına gelmişler ve seçime bir yıl süre kalmışken hala yapmadıkları vaatleri eski yönetime kusur bularak başarısızlıklarını kapatmak istemediktedirler. Belediyenin elektrikleri uzlaşma ve yapılandırma şartlarına uymadıkları için kesiliyor. Ak Partililer kesiyor eskiden kalma borçlar deniyor. Belediyenin araçları kaçak kum çekerken emniyet tarafından bağlanıyor basına duygusal beyanlar verilerek cami temeline kum çekerken AKP’liler tarafından şikayet edildik araçlarımız bağlandı deniyor. Daha sonra icra dairesi tarafından haciz yoluyla araçların bağlandığı ortaya çıkıyor. Kaçak inşaatlara yol veriliyor, müfettişler geliyor AKP’liler şikayet etti bize iktidar baskı yapıyor deniliyor. İşçiler üç ay aylık almamış, basına hiçbir personelimize borcumuz yok açıklaması yapılıyor. Organize Sanayisi’ne karşıyız deniliyor. Organize Sanayi’den bir milyon üzerinde para alınıyor. Seçime bir yıl kalmış hala enkaz edebiyatları yapılarak iflas etmiş tüccar eski defterleri karıştırır misali gibi tekrar vatandaşlarımızı seçimde yaptıkları gibi yanıltabileceklerini zannediyorum. 1999-2009 dönemi Karasu Belediyesi Sakarya’daki 40 Belediye içerisinde ekonomisi ve piyasadan mal alım kredisi en yüksek Belediye konumunda iken şu anda Sakarya da ekonomisi ve piyasaya olan borçlar, mal alabilme kredisi en kötü Belediye durumuna düşürülmüştür. Seçimi kaybettiğime bu kadar üzülmedim. Belediyenin itibarını ve iflas durumuna getirilmesine daha çok üzüldüğümü belirtmek isterim. Karasu Belediyesinin bizim dönemimizdeki borçların yüzde doksan dokuzu iller bankası ve uzun vadeli devletin avantajlı kredileridir. Bütün belediyeler bunun gibi kredileri kullana bilmek için Ankara da torpil yarışı yapmaktadır. Benden sonra Karasu Belediyesinde meclis kararı ile aynı krediden ala bilmek için müracaat etmiştir. Ayrıca yüz trilyon alt yapı paralarında büyük şehre devredildi. Karasu Belediyesine kullandığımız yüz trilyon devletten alınan uzun vadeli çok avantajlı kredi Sakarya Büyük Şehir Belediyesi’ne devredilmiştir. Artık Karasu Belediyesinin iller bankasına kredi borçları yok durumuna yeni çıkan belediye yasası ile getirilmiştir. Karasu Belediyesinin 2009 yılı bütçesi on altı milyon iken şimdi 41 milyon bütçe var. Bizim zamanımıza göre Ankara’dan üç kat daha fazla para gelirken belediyemizin ödeme sıkıntısına neden girdiğini anlayamıyorum. Bu kadar paralar nereye gidiyor. Kalıcı bir yatırımda görünmüyor. 2009 dan sonra belediyelerin ekonomisi ve gelirleri arttığını düşünürsek Karasu Belediyesinin bütün gayrimenkulleri neden hacizli. Neden işçilere aylık verilemiyor. Su arıtma tesisi yaptık deyip gazeteler ve ilan panolarında Karasu halkına hayırlı olsun diyorlar ama maalesef çeşmelerimizden hala çamurlu su akmaktadır. Belediyeye malzeme veren esnaf, iş yapan iş adamı alacaklı olduğu Karasu Belediyesi önünde para kuyruğuna geçmiş maalesef belediye yöneticileri problemleri çözmeleri gerekirken belediyeden kaçarak çözüm bulmaktadırlar.

Ayrıca belediyemizin bütçesine göre yıllık iş programı yapılıyor mu? İş programı yapıldıktan sonra eylem planı yapılıyor mu? Yıllık gelire göre yatırım harcamaları hesap edilmiyor mu? Her şey güllük gülistanlık havasındaymış gibi turistlik geziler ve gereksiz harcamalar da ihmal edilmemektedir. Araçlara mazot ve yakıt neden alınamıyor? Belediyeden bir yönetici iyi ki bağlanarak haciz edildi. Zaten yakıt sıkıntımız vardı. Arabaların Yedi Eminde kalması belediyenin hayrına gibi konuşmalar yapılıyormuş.  Seçime bir yıl kala vatandaşlarımıza doğruları anlatın. Vatandaşlarımızı doğru olmayan bilgilerle oyalamayın. Yapmıyorsanız da bunu açıkça söyleyin. Enkaz edebiyatı yaparak beceriksizliklerinizi eski yönetimlere kusur bularak örtmeyin.”