CHP'ye Ekim 2012'de gelen uyarı üzerine ortaya çıktı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın CHP'ye gönderdiği evrakta 56 bin 968 üyesinin başka parti üyesi olduğunu ortaya çıkarmıştı.

Sakarya’da bu sayı İl bazında 576, merkez ilçede 199 kişi idi.

Çifte üyelikler nedeniyle 75 bin 658 üyesini kaybeden CHP; aralarında partinin il ve ilçe yöneticileri, kurultay delegeleri, belediye meclis üyelerinin de bulunduğu bu isimlerin üye yapılmasıyla ilgili hukuki başvurulardan hala ses çıkmadı.

Tamamı AKP üyesi olan ancak nasıl AKP üyesi olduğu anlaşılamayan 76 bine yakın CHP'li için ayrı ayrı hukuki yollara başvurulması istenmişti.

5 Şubat 2013 tarihli uyarıda, parti üyesi 18 bin 690 kişinin üyelikleri "iki partiye" üye oldukları gerekçesiyle düşürüldü.

CHP’de üyelikleri düşürülen partililer arasında il, ilçe yöneticileri, kongre ve kurultay delegeleri ile Belediye Meclis üyelerinin de bulunduğu anımsatılarak, "Bu kişilere yönelik yeni doldurulacak ve ilgili kişiler tarafından imzalanması gereken yeni üye formlarının acilen genel sekreterliğe gönderilmesi gerekmektedir" denildi.

Üyelikleri düşen ancak parti organlarında görevi olmayan eski üyelerin ise, başvuru belgelerinin eksiksiz doldurulması istenmişti.

Yaşananların ardından hem parti nezdinde hem de üyelikleri düşen partililer adına ayrı ayrı hukuki girişimde bulunulması da istenmişti.

Bunun üzerine Sakarya CHP üyelerinin bir kısmının partiye üye olduklarını gördük. Bir bölümü de üyeliklerini yenilemediler.

Sonuçta olan CHP’ye oldu.

Bir kısım CHP üyeleri 31.12.2012 yılında Sakarya Cumhuriyet savcılığına dilekçe ile başvuruda bulundular.

Arada geçen bu zaman zarfında hiçbir işlem yapılmaması bence çok manidardır.

CHP Yönetiminin bu konuyu yakından takip ettiği sanmıyorum. Çünkü partinin il ve ilçe yöneticileri, kurultay delegeleri vardı.

Yine daha önce birkaç kez yazdığım gibi, CHP’li üyeler İlçe ve İl seçimlerinde AKP üyesi olarak oy kullandılar ise, o zaman CHP yönetimleri sıkıntıya düşeceklerdi.

AKP’de ise; Üye olmak için kişinin bizzat nüfus cüzdanı ile kayıt olması, altında kendi imzalarının olması gerekiyordu.

Yine aynı şekilde CHP üyelerini kendilerinden habersiz üye yapanlar, bir şekilde Nüfus bilgilerini ne şekilde temin ettiklerinin araştırılması gerekecektir.

Nüfus bilgilerinin en kolay elde edileceği yerlerin başında Muhtarlıklar, Nüfus müdürlüğü ve Bankalar gelmektedir.

AKP Yöneticilerinin bu kayıtlardan her ne kadar haberleri olmamış olsa da, yine de her ne olursa olsun yapılan bu sahtekârlık AKP adına lekedir.

Bu konuda mağdur olan bir CHP’li arkadaşım, Cumhuriyet savcılığına başvurmamıza rağmen 4 ay oldu hale bir netice alamadık diyerek ekliyor. Sanmasınlar ki bu işten vaz geçtik. Bu sahtekarlığın peşini bırakmayacağız. Suçlu olanlar bir an önce bulunmalıdır diye de ilave etti.