Yargıtay Hukuk Kurulu aldığı bir kararla avukatların apartman dairelerinde büro açamayacaklarına hükmetti.

Bu karar bir apartman yöneticisinin Antalya 3. Sulh Hukuk Mahkemesi’ne açtığı dava üzerine alındı.

Yerel mahkeme aksi karar verse de Yargıtay Hukuk Kurulu avukatların apartman dairelerinde büro açmalarına izin vermedi.

Yani sizin anlayacağınız artık avukatlar mesken olarak kullanılan apartman dairelerinde kendilerine büro açıp çalışamayacak…

Konuyla ilgili olarak Sakarya Baro Başkanı Recep Hacıeyüpoğlu’nun bir değerlendirmesi oldu.

Baro Başkanı’na göre bu karar “yasakçı zihniyetin” bir ürünü. Karar da hukuka uygun değil.

Yine Recep Hacıeyüpoğlu’na göre avukatlar serbest meslek icra ettiklerinden evlerini veya bir daireyi ofis olarak kullanmalarında mahsur yok…

Tabi işin hukuki boyutunu tam olarak bilmemekle birlikte “Kat Mülkiyeti Kanunu” sadece dispanser, klinik ve poliklinik niteliğinde olan yerler için izin veriyor.

Bunun dışında hiçbir “ticari faaliyetin” apartman dairelerinde yani mesken olarak kullanılan yerlerde bulunmasına izin vermiyor.

Bence doğrusu da bu! Mesken olarak kullanılan apartman dairelerinde yapılan iş ne olursa olsun “ticari faaliyete” izin verilmemeli.

Hele işi serbest meslek erbabına kadar düşürdüğünüzde bu defa “muhasebeciler de” bu haktan faydalanmak isteyecektir.

Sadece “muhasebeciler” değil işi serbest meslek olan her iş koluna aynı hakkı tanıdığınızda mesken olarak kullanılan apartman daireleri amacından çıkar.

Elektrik ve su kullanımı, vergisi, algısı ticaret alanlarına göre konutlarda daha uygun olduğundan tercih bu yöne ister istemez kayacaktır…

Doğrusunu isterseniz, bir vatandaş olarak oturduğum apartmanda sadece avukatlık değil her hangi bir serbest meslek erbabının büro açmasını ben de istemem.

Çoluğumun, çocuğumun sabah evden çıkarken en azından komşularımın korumasında olduğunu bilmek isterim.

Kimin girip, kimin çıktığını bilmediğim bir büronun çalışanları veya müşterileri tarafından “başlarına bir şey gelir mi” diye düşünmek istemem.

Eminim Recep Hacıeyüpoğlu da sırtındaki avukatlık cübbesini çıkarttığında benim gibi düşünecektir…

Ancak Baro Başkanı Recep Hacıeyüpoğlu’na şu noktada sonuna kadar katılıyorum. Hacıeyüpoğlu ofis sıkıntısındaki odak noktasının yerel yönetimler olduğunu söylüyor.

Doğru; Kentsel dönüşüm sürecinde yerel yönetimlerin, gerek avukat gerekse, diğer serbest meslek erbabının çalışma ortamına uygun çözüm yolları üretmeleri gerekiyor.

Ama kullanımı mesken olan apartman dairelerinde avukatlık bürosu açılması noktasında “Baro Başkanı’na katılmıyorum” aksine bunu sakıncalı buluyorum…