MEB-DER Milli Eğitimciler Birliği Derneği  olarak bir sosyal sorumluluk projesi olarak gördüğümüz Bi Dünya Kadın Projesi kapsamında Savaşta Kadın Olmak Konferansını gerçekleştirdik.

Konferansımıza Sayın Valimizin eşi Aylin Hanımefendi, Başbakan Yardımcımız Sayın Yalçın Akdoğan’ın annesi Fatma Akdoğan hanımefendi, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Zeki Toçoğlu’nun eşi Gönül Toçoğlu Hanımefendi, Büyükşehir Belediye Başkan Vekilimiz Sayın Şenay Sakal ve İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Mevlüt Kuntoğlu ile protokolden birçok isim katıldı. Sakarya Ak Parti Milletvekilimiz Sayın Ali İhsan Yavuz Ankara’daki işlerinin yoğunluğu nedeniyle katılamayacağını bildiren bir telgraf gönderdi.  

Konuşmacılarımız ile  Şubat ayında  Reyhanlı ve Kilis ‘te mülteci kampları ve yetimhaneleri birlikte ziyaret etmiştik. Konuşmacılarımız aynı zamanda  savaş mağduru bir çok kadın ile Reyhanlı, Kilis ve Sakarya’da tercüman aracılığı ile özel görüşmeler yaptılar.

Programımızın moderatörlüğünü yapan Şengül Morgül, şehrimizde yaşayan yaklaşık 2 bin kişilik bir savaş mağduru Suriyeli mülteci olduğunu ve bizler bu kentte onlara çok kolay kucak açabiliriz  şehir olarak onları mağdur etmeden sahiplenebileceğimizi düşünüyorum dedi. Suriyeli mülteci kadın ve çocukların dil bilmemeleri ve çekingen utangaç yapılarından dolayı evlerinden dışarıya çok çıkamadıklarını , maddi olarak çok zor şartlarda yaşadıklarını ve bizlerin o insanlara ensarlık yapmamız gerektiğini dile getirdi.

F. Zehra Toçoğlu, çözüm yolları üzerinde çalışmalar yapılması gerektiğini, artık savaş mağduru mazlum milletlerle bu ülkede birlikte yaşayacağımız gerçeğini göz önünde bulundurarak yaşamalıyız.  Mülteci kadınların sosyal risk olmaktan çıkarılmaları ve çocukların akademik eğitimlere kanalize edilmeleri gerektiğini söyledi. Savaşın en mağdurları kadınlar olduğunu, Bosna’da , Irak’ta, Bangladeş’te ve son olarak Suriye’de on binlerce kadına tecavüz edildiğini , evlerinden yurtlarından edildikleri acı gerçeğini dile getirdi.

TRT1 İyi Fikir Programı sunucusu ve sanatçı Züleyha Ortak, Reyhanlı ve Kilis'teki Suriyeli mültecilerin kaldığı kamplara bir çocuğun yarasını sarabilmek, gönlüne dokunabilmek ve feryadını duyup, hissedebilmek için gittiklerini söyledi. 

Savaşın hiçbir zaman bitmeyeceğine dikkati çeken Ortak, "Savaşsız bir dünyanın tasavvur etmek mümkün değil. Dünyanın kuruluşundan bu yana var olan bir şey. Bizim yapmamamız gereken tek şey, birbirimize sıkı sıkı sarılmak. Şunu artık kabullenmeliyiz. 'Biz göndereceğiz, kapılar açılacak ve gidecekler', yok böyle bir şey. Onlar bizim içimizdeler. Biraz empati kurmak gerekiyor. Biraz merhamet, şefkat gerekiyor" diye konuştu.

Züleyha Ortak, kadın bedeninin her yerde sömürüldüğünü vurgulayarak, "Her yerde sömürülen bir kadın bedeni varken bari böyle bir acı içerisinden bir istismar çıkarmasınlar. Bir annenin evladına ekmek götürebilmek için her şeyi yapmaya göze aldığını belirtti.  Bizim toplum olarak buna fırsat vermememiz gerekiyor. Buna ne dinimiz ne örf ve adetimiz ne geleneklerimiz   insanlığımız, vicdanlarımız hiç biri el vermiyor.  Savaşın mağduru en çok  kadınlar ve çocuklar oluyor dedi.

Sayın Valimizin eşi Aylin Hanımefendi mülteci ailelerin çocukları ile ilgili bir dil ve eğitim faaliyeti yapmak için ne yapılması gerekiyorsa biz destek olmaya hazırız siz çalışmanızı yapın biz de yardımcı olalım diyerek bizleri mutlu etti.

Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü ve SAÜ Ortadoğu Enstitüsü  konferansta özel olarak bahsi geçen mağdur  mazlum ailelere yönelik hemen çalışma başlattılar.

En başından beri toplumsal bilinç ve farkındalık oluşturmak istiyorduk .  Başarılı olabildiysek ne mutlu bizlere.

Son olarak  başta konuşmacılarımız olmak üzere konferansımıza katılan herkese çok teşekkür ederim.