Son olay “sosyal medya” düzenlemesini tekrar gündeme getirdi.

Birçok hesabın kapatılması gündemde.

Daha doğrusu “sosyal medyaya” ciddi bir el atılacak.

Keşke bu iş daha önce olsaydı.

Bugün için geç bile kalındı.

Bunca insanın “haysiyet” ve “şerefi” ile oynanmasına seyirci kalınmamalıydı…!

***

Öyle ya;

Adam senin, benim, onun fotoğrafını ele geçirmiş.

“Sosyal medya” üzerinden önüne gelene “hakaret” ve “küfür” yağdırıyor.

Ondan sonra “pirincin taşını ayıklamak” sana düşüyor.

İstediğin kadar;

- Bu hesap benim değil.

Diye dert anlat.

Kimseyi inandıramazsın…!

***

İşin garibi bu hesapları kapattırmak istesen de kapatamıyorsun.

Zira karşında bir muhatap yok.

“Sosyal medyadaki” bu hesapların merkezlerine “şikâyette” bulanacaksın da.

Onlar da bu “şikâyeti” dikkate alacak da!

Sana bir cevap verecek.

Hoş verdikleri cevap da çözüm üreten cinsten değil.

İki satır bir yazıyla;

- İlgili hesapla ilgili bir sakınca yok.

Deyip geçiştirirler o kadar…!

***

Sadece “sosyal medya” hesapları ile ilgili değil.

“İnternet haber siteleri” ile ilgili de ciddi bir düzenleme yapılmalı.

Önüne gelen bir “haber sitesi” açıp ortalıkta “gazeteciyim” diye dolaşmamalı.

Adamın asıl mesleği “emlakçılık, marketçilik, muhasebecilik, şoförlük, v.s” ama bir “haber sitesi” açmış olmuş sana bir de “gazeteci.”

Yanında adam çalıştırmaz, büro kirası vermez, fatura kesip vergi ödemez.

İki kelimeyi bir araya getirip haber yazamaz.

Ancak sorsan senden benden daha iyi “duayen gazeteci.”

İşin en tuhaf tarafı da bunlar birileri tarafından “gazeteci” diye muhatap alınır.

Böyle iş mi olur…?

***

Çıkartın şu “internet haber siteleri” ile ilgili yasayı.

Mecliste öyle bekletmeyin.

“İnternet haber siteleri” de “yazılı medya” ve TV kanalları ile aynı statüde olsun.

Her “internet haber sitesine” haber merkezinde en az 3-5 muhabir ve bir “editör” bulundurma mecburiyeti getirin.

Bu şartlarda da en az “2 yıl” faaliyet süresi isteyin.

Daha önce kurulmuş “internet haber sitelerinin” de geçmişe dönük “5 yıllık” çalışma şartlarına bakın.

Eleman çalıştırmış mı, fatura kesmiş mi, vergi ödemiş mi bunu inceleyin.

“İnternet haber sitesinin” okuyucu sayısına ve haber güncellemesine bakın.

“Yazılı medyadan” istenen “tiraj” raporu gibi belirli bir okuyucu sayısı isteyin.

Ondan sonra çalışanları “gazeteci”, kuruluşu da “internet haber sitesi” olarak kabul edin.

Bu şartlar yerine getirilinceye kadar da ne muhatap alın ne de resmi kurum ve kuruluşlar ile özellikle belediyelerden tek kuruş “ilan” alınmasına izin verin.

Bak o zaman ortalıkta gerçek manada kaç tane “internet haber sitesi” kalıyor…!

***

Netice itibariyle;

Geç kalmış olsa da “sosyal medya” ile ilgili düzenlemenin gündeme gelmesi yerinde olmuştur.

En kısa zamanda mutlaka ama mutlaka bir düzenleme yapılmalıdır.

Asla “ihmal” edilmemelidir.

Dahası “sosyal medya” ile ilgili düzenleme yapılırken “internet haber siteleri” ile ilgili kanun da mutlaka yasalaşmalıdır…!

***

Zira bu iş böyle gitmez.

Gitmeyeceği de görülmüştür.

Şayet “sosyal medya” ve “internet haber siteleri” ile ilgili düzenleme biran önce yapılmazsa yarın bu konu içinden çıkılmaz bir hal alacaktır.

Yapın şu düzenlemeleri.

Çıkarın şu kanunları.

Bak o zaman;

“Sosyal medyada” bir tane “sahte kabadayı” kalıyor mu?

“İnternet haber sitelerinin” çakma “gazetecileri” sağa sola “caka” satabiliyor mu?

Hepsi nasıl patır, patır dökülüyor.

Hele çıksın şu düzenleme ve kanunlar da görün…!