Diş Hekimi Başhekim Metin Çoban tarafından karşılanan İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Aziz Öğütlü, hastanede bulunan çeşitli alanları dolaşarak personel ve vatandaşlarla bir süre sohbet etti.

Başhekim Metin Çoban, hastanede sunulan ağız ve diş sağlığı hizmetleriyle ilgili sunum yaptı. Yıllara göre diş sağlığı hizmetlerinin değerlendirmesi yapılırken, elde edilen verilere göre; 2016 yılında başvuran hasta sayısının 101 bin 563 iken 2017 yılında 123 bin 731’e ulaştığı ifade edildi.

2016 yılına kıyasla 2017 yılında artan hasta sayısına rağmen 2017 yılında sevk edilen hasta sayısının 2016 yılına oranla daha düşük olduğu belirtildi.

Ameliyathane koşullarında genel anestezi altında tedavi edilen hasta sayısının 2017 yılında 232 olduğu ve aylık ortalama 19 hastanın tedavi edildiği açıklanırken, 2016 yılında kanal tedavisi yaptıran hasta sayısı 16 bin 12 iken 2017 yılında 18 bin 121 olduğu; yine 2016 yılında dolgu tedavisi yaptıran kişi sayısının 61 bin 946 ve 2017 yılında ise bu sayının 75 bin 779’a ulaştığı bildirildi.

İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Aziz Öğütlü, “Rakamlara bakıldığında 2006 yılından bu yana Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi olarak verilen hizmetler her geçen gün artıyor. Bu artış ise bölgedeki tek diş hastanesi olması, bölgede aynı çatı altında ameliyat yapılabilen tek yer olması, 24 saat hizmet vermesi, 3D tomografi cihazının bulunması, engellilere özel tam donanımlı klinik hizmeti, hem personeli hem hastayı hijyen risklerinden koruyucu DAC  cihazının her klinikte mevcut olması gibi etkenlere bağlı” dedi.

“Acil, 24 saat hizmette ama her ağrıyan dişi çekemeyiz”

Başhekim Çoban ise acil klinik hizmetlerine açıklık getirmek amacıyla yaptığı açıklamada, “Hastanemiz acil servisine genellikle dişlerinde akut ağrıları olan hastalarımız başvurmaktadır. Akut iltihapta beş bulgu vardır.  Bunlar kızarıklık, şişlik, ağrı (zonklar şekilde kalp atımı tarzında) lenfadenopati ve fonksiyon kaybıdırAkut iltihaplı bir dişin çekilmesi neticesinde sepsis denilen iltihabın kana karışması olayı gerçekleşip bu durum hastanın hayatını dahi tehdit edebilmektedir. Hekim tarafından verilen antibiyotikler kullanılır ve sonrasında işlemler yapılırsa böyle bir risk ortadan kalkmaktadır. Ayrıca enfeksiyon oluşması ile beraber dişin içinde ve çevre dokudaki sinirler asidik bir ortama mağruz kalmaktadır. Uyguladığımız lokal anestezik maddelerin yapısı da bazik olması sebebiyle yapılan enjeksiyon sonrası ortam nötrlenip problemli dişin uyuşmamasına sebep olmaktadır. Bu durum Hekimin uygulamak istediği tedaviler için engel teşkil etmektedir” dedi.

Verilen acil hizmetlerini de sıralayan Çoban, “Trafik kazası, travma, düşme vb. benzeri acil adli vakalar ile alveolit (çekim yeri iltihabı), akut ağrı, çene kırıkları, akut abse müdahalesi, kanama müdahalesi vb. acil şikayetleri ile başvuran hastalara yapılan acil tıbbi müdahaleyi kapsar. Bu şikayetler ile acil kliniklerine başvuran hastalarımıza tıbbi müdahaleleri yapılmakta, tedavileri planlanmakta, gerekli ise diğer birimlerimize yönlendirmekte ve hastalarımız bilgilendirilmektedir” diye konuştu.