Halk Sağlığı Haftası kutlanmasındaki amacın, halk sağlığının ve koruyucu sağlık hizmetlerinin önemini vurgulamak ve yürütülen çalışmaları daha görünür kılmak olduğunu dile getiren Demirel, “Halk sağlığı, bireyi sağlıklı ve üretken bir şekilde tutarak toplumsal gelişmeyi sağlamayı hedefler. Bu hedefe ulaşmak amacıyla bireylerin sağlıklarını korumak ve geliştirmek için gereken tüm sağlık hizmetlerini sunmak esastır. Koruyucu hekimlik çalışmalarını yaygınlaştırmak, eğitimler düzenleyip toplum bilincini artırarak hastalıkları meydana gelmeden önlemek ve hayat standardını yükseltmek halk sağlığı çalışmalarının temel amaçlarındandır” dedi.

2012 yılında kurulan Türkiye Halk Sağlığı Kurumu’nun (THSK) yurdun en ücra köşelerine kadar ulaşan 100 bine yakın personeliyle vatandaşlara sağlık hizmeti sunduğunu söyleyen Demirel, “Aile sağlığı merkezlerinde ve toplum sağlığı merkezlerinde çalışan sağlık personelinin yanı sıra çok farklı unvan ve meslek sınıfından profesyonel,  ekip ruhu içerisinde hizmet vermektedir. Yaşamın ilk anlarından itibaren her vatandaş aile hekiminden hizmet almaya başlamaktadır. Aile hekimleri, daha bebeklik ve çocukluk çağında aşılama faaliyetleri ile başlayan koruyucu sağlık hizmetlerini bir ömür boyu sürdürmektedir. Aile hekimliği uygulaması ile her birey sağlıkları ile ilgili her türlü konuda danışmanlık hizmeti alabilecekleri bir hekime kavuşmuştur. Her gün yaklaşık bir milyon kişi aile hekimleri ile bir araya gelmektedir. Ülkemizde sağlık hizmetleri sadece sağlık tesisleri ile sınırlı kalmayıp aile hekimlerince yaklaşık dokuz milyon kişi yaşadıkları yerde ziyaret edilerek sağlık problemlerine çözüm bulunmaktadır. Bunun yanı sıra evlerinden çıkamayan 250 bin kişiye evinde sağlık hizmeti sunulmaktadır” dedi.

Kadın ve çocuk sağlığının Türkiye Halk Sağlığı Kurumunun öncelikleri arasında olduğunu dile getiren Halk Sağlığı Müdür Vekile Orhan Demirel, “Özelikle doğurganlık çağındaki kadınlara ve doğuştan itibaren çocuklara yönelik yapılan sağlık hizmetleri itina sürdürülmekte ve yakından izlenmektedir. On üç ayrı hastalık yapıcı etkene karşı sürdürülen ve dünyanın en kapsamlı aşılama programlarından birisi olan ulusal aşı programı ile yılda yaklaşık 40 milyon doz aşı geleceğin güvencesi çocuklarımıza uygulanmaktadır. Bulaşıcı hastalıklarla mücadelede hedef; hastalıkların ortaya çıkışını engellemektir. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, 7 gün 24 saat boyunca bulaşıcı hastalıklara yönelik izleme yapmakta, herhangi bir salgın tehlikesi durumunda süratle harekete geçerek salgın kontrol çalışmalarına başlamaktadır” diye konuştu.