Zaman hızla akıp geçiyor. Baksanıza 28 Mart 2014 tarihinde yapılan “yerel seçimlerin” üzerinden tam dört yıl geçti.
Şunun şurasında 2019 yılının 24 Mart’ında yapılacak olan seçimlere tam tamına bir yıl gibi bir süre kaldı.
Bu bir yıllık süre de “ağzım, burnum” deyinceye kadar gelip geçer ve bir de bakmışız “sandık” önümüze gelivermiş…
Tabi seçim tarihi yaklaşmaya başlayınca “araştırma şirketleri” de ciddi ciddi “anket” çalışmalarına başladı.
En son “Konsensüs Araştırma Şirketi” Mart ayı içinde ciddi ve çok kapsamlı bir “anket” çalışması yaptı.
Birçok konuyu kapsayan bu “anket” çalışması sonucunda ortaya gerçekten de çarpıcı sonuçlar çıktı…
Şimdi diğer konulara çok fazla girmek istemiyorum. Zira ulusal kanallarda yer alan “tartışma programlarında” bu “anket” sonuçları detayları ile konuşuldu ve konuşuluyor.
Dolayısıyla biz daha ziyade “mahalli idareler” seçimi ile ilgili “anketten” çıkan sonuçlara şöyle bir bakalım istedik.
Nitekim “Konsensüs Araştırma Şirketi’nin” yaptığı “ankete” göre “mahalli idareler” seçimlerinde “aday” konusunun ne kadar önemli olduğu ortaya çıktı…
Yapılan “ankete” katılanların “yüzde 89’luk” bölümü “partim kimi aday gösterirse göstersin ona oy veririm” diyor.
Öte yandan “yüzde 11’lik” bir kesimin ise “adaya göre oy veririm” şeklinde cevap verdiği görülüyor.
Her ne kadar bu “anket” İstanbul için yapılmış olsa da çıkan sonuçların Türkiye genelinde buna yakın çıkacağı ortadadır…
Doğrusu “yüzde 11’lik” bu oran partiler arasında çok büyük farklar bulunmayan İstanbul, Ankara gibi büyük illerde oldukça önem arz ediyor.
Büyük illerde “yüzde 1-2’lik” farkla seçim kazanıldığı düşünülürse AK Parti açısından adayın kim olduğu konusu seçimi kazanmak adına ön plana çıkıyor.
Aynı şekilde Büyükşehirler ve ilçe belediyelerde de “yüzde 11’lik” oranın bir partiden diğerine kayması “nasıl olsa seçilirim” rüyasını “kâbusa” dönüştürebilir…
Anlayacağınız artık “mahalli idareler” seçimlerinde “adayın da kim olduğu” seçim sonuçlarını belirleyecek önemli bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır.
Öyleyse özellikle AK Parti, 24 Mart 2019 “mahalli idareler” seçimlerinde belediye başkanlıklarını kazanmak istiyorsa, “adaylık” konusunda hata yapmamak zorundadır.
Anlayacağınız artık “kimi aday göstersek seçilir” anlayışı bitmiştir. Aksi durum “milletin aklıyla alay etmek” olur ki, “7 Haziran seçimleri” bunun en iyi örneğidir…
