Ofis Sanat Merkezi’nde gerçekleştirilen konferansa konuşmacı olarak Prof. Dr. Abdülvahit İmamoğlu katıldı.

Gençlik döneminin genel yapısı

Güven duygusunun gençlik için çok önemli bir kavram olduğuna değinen Prof. Dr. Abdülvahit İmamoğlu, “Güven birine ya da bir şeye bel bağlamak kişinin kendisine duyduğu itimat, özgüven, cesaret ve ehemmiyet anlamına gelir. Güven duygusu gençlik için önemli bir kavramdır. Ayrıca gençlik dönemi gencin tutum ve davranışlarını önemli ölçüde etkilemektedir. Gençlik döneminin genel yapısı; psikolojik, sosyal ve kültürel açıdan kimlik bocalaması olarak karşımıza çıkan ve gençlik bunalımı dediğimiz kavramla karşılaştığımız bir durumdur. Kişinin hayata yeteri kadar anlam veremediği belli sıkıntıların yaşandığı bir dönemdir. Ergenlikten başlayarak devam eden bu süreçte kişi ailesi ve çevresine karşı negatif bir tutum içerisindedir. Kendini kabul ettirme arzusu vardır. Rehbersiz kaldığı zaman olumsuz davranışlar ortaya çıkabilir. Kendini lider olarak görüp öncü olmak istemek ve içinde doğup büyüdüğü toplumu tenkit ederek değiştirmeyi istemek bu dönemin bazı özelliklerindendir. Tüm bunlar lise döneminde başlayıp üniversitede belli guruplara yönelip bu guruplara dâhil olmak, burada kendini göstermek ve söz sahibi olmayı istemekle devam eder. Aileleri eleştirirler ve beğenmezler hatta bu eleştirileri kırıcı, üzücü olabilir” dedi.

"Güven duygusu değişkenlik gösterir"

Gençlerin ikilemleri çok hızlı yaşadıklarını, bazen kendilerine çok güvenirlerken bazen bir anda kendilerine güveni tamamen kaybettiklerini ifade ederek konuşmasına devam eden İmamoğlu, “Olgun kişiler kim olduklarının farkında olan kişilerdir. Olgunlaşmak için ego kimliğinin oluşması gerekiyor. Ego asıl benliktir yani süper egonun, üst baskının veya mahalle baskısının getirdikleriyle insanın içten gelen arzularını dürtülerini dengeleyen bir kişiliktir. Kişisel ilişkilerin özgürleşmesi bu olgunluk için çok önemli. Bizim toplumumuzda biliyorsunuz Müslüman aile tipinde gençler hala ailenin gözünde çocuktur. Onların davranışlarının belli oranda sınırlanması söz konusudur. Hâlbuki kendini kabul etme ve ettirme noktasında özgürleşme önemlidir. İlgilerin derinleşmesi yani ilgi ve karşılıksız çıkar beklemeden insanın yaptığı işten zevk alması bu dönemde çok etkilidir. Bu dönemde özen ve bakımın değişmesi kaçınılmaz. Ergenlik döneminden başlayarak kendini karşı cinse kabul ettirmek, kendini topluma kabul ettirmek, burada var olduğunu göstermeye çalışmak özellikleri söz konusudur. Onun için özen ve bakım öne çıkar” dedi.