Genelge üzerine genelge yayınlanıyor.
Kısıtlama üzerine kısıtlama geliyor.
Tabi hiç birisi hoşumuza gitmiyor.
Hoşumuza gitmediği için de yine bildiğimizi okumaya devam ediyoruz.
Yasaklara uymamak için kaçak göçek işlere kalkışıyoruz.
Sonuç;
“Korona virüs” illeti hızla yayılmaya devam ediyor…!
***
Yetkililer;
- Kurallara uyun.
Demeye bıktı.
Devlet genelge yayınlamaktan asıl işine bakamıyor.
“Medya” desen “korona virüs” ile ilgili haberleri yapmaktan “böğ” dedi.
Biz bile neredeyse “korona virüs” ile ilgili haftada en az iki-üç yazı yazmaya başladık.
Artık bize de bıkkınlık geldi.
Bu kadar lafı, sözü taşa söylesen şimdiye kadar çoktan ortadan “çat” diye “çatlamıştı.”
Gel gelelim insanlara işin vahametini ne yaparsak yapalım anlatamadık.
Bundan sonra da anlatacağımızı sanmıyorum…!
***
Galiba kurallara uymayanlara bir de “Hindistan’daki” gibi yöntem uygulayacaksın.
Hani “sosyal medyada” dolaşan bir görüntü var ya!
Kurallara uymayanları “ceza” olarak “ambulans” içinde yatan “korona virüslü” hastaların yanına koyuyorlardı ya!
“Ambulansta” yatan “korona virüslü” hastayı görünce de nereden çıkacaklarını şaşırmışlardı hani.
İşte onun gibi bir uygulamayı bizde de aynen uygulamaya koyacaksın…!
***
Gerçi “Hindistan’daki” o görüntüler “kurgu” yani “kamera şakasıydı.”
Fakat bu işin “şakası, makası” kalmadı.
Tek yol böyle bir yöntem uygulamak.
- Kurallara, genelgelere uymuyor musun?
Hadi “korona virüslü” bir hastanın yattığı “ambulansın” içine!
Kal orada bir saat.
Belki aklın başına gelir…!
***
Kimse kusura bakmasın ama şu “korona virüs” ile ilgili yayınlanan genelgelere ve kurallar uymayanlar daha ziyade paralı ve “şımarık” tipler.
Garibanlar içinde de uymayanlar var elbette.
Ancak genellikle sonradan görme “züppeler” işin başını çekiyor.
“Gece kulüplerinde” kuralsızca eğlenmeler.
“Yat” kiralayıp “boğazda” gönlünce “âlem” yapmalar.
Yasak olmasına rağmen “düğün-dernek” yapmakta ısrar edenler.
Daha neler, neler.
Entel, dantel, öküz!
Ne ararsan var…!
***
Şahsen hiç ümidim yok.
Hangi tedbir alınırsa alınsın.
Ne kadar çok genelge yayınlanırsa yayınlansın biz bu “korona virüs” illetinden kurtulamayız.
İşin kötüsü bunlara bir şey olmaz da!
Korkarım olan yine bize olur.
Ne diyelim?
Artık sözün bittiği yerdeyiz.
Ne diyebiliriz ki…?
