Türkiye’de bir ilke imza atarak ekibiyle birlikte ameliyatı gerçekleştiren Sakarya Üniversitesi Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Kara, “Bu ameliyatın faydası göğüs kemiği açılmadan veya kaburga kesilmeden yapıldığı için ve vücutta herhangi bir kesi olmadığı için hasta çok kısa sürede hayatına dönebilmekte. Yani ertesi gün servise çıkıp birkaç gün içerisinde normal hayatına dönebilecek şekilde taburcu edilebilmekte. Ağrı çok az olmakta, kozmetik ve estetik açıdan çok önemli artıları var” dedi.


1990’lı yılların ortasında uygulanmaya başlanan video yardımlı kalp operasyonu, günümüzde eğitim ve zorlu öğrenme eğrisi nedeniyle dünya genelinde bir elin parmak sayısını geçmeyecek kadar az kalp ve damar cerrahı tarafından yapılıyor. Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalında görevli doktorlar, Belçika’da bu konuda kendine özgü teknikler geliştirmiş olan ve tasarlamış olduğu cerrahi aletler bulunan Türk Kalp ve Damar Cerrahı Alaaddin Yılmaz ile buluştu. Belçika’daki kliniğinin kapılarını SAÜEAH doktorlarına açan ve videolu kalp cerrahisi konusunda tekniğin tüm inceliklerini gösteren Yılmaz, konuyla alakalı eğitim ve sertifikasyonu da sağladı. Eğitim ve sertifikasyonlarını alan doktorlar, geçtiğimiz günlerde Türkiye’de bir ilke imza atarak video yardımlı kalp operasyonunu Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde başarılı bir şekilde gerçekleştirdi. Başarıyla üç hasta üzerinde gerçekleştirilen ameliyat sonrası doktorlar, 2019 yılı Aralık ayı sonunda Türk Kalp ve Damar Cerrahi Derneğinin desteğiyle düzenlenen bir toplantı ile Türkiye’de ilk olan total endoskopik kalp cerrahisi hastalarını başarı ve gururla meslektaşlarıyla paylaştı.

Türkiye’de bunun bir ilk olmasının gururunu yaşadıklarını belirten Sakarya Üniversitesi Kalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Kara, bu yöntemin geliştirilmesi ve ülkedeki özellikle genç cerrah arkadaşların arasında yaygınlaşması için çaba sarf edeceklerini belirtti.

Yöntemin uygulanması ve faydaları
Yöntemin uygulanması konusunda bilgi veren Kara, endoskopik kalp cerrahisi yönteminde bir optik kamera ve torakoskop adı verilen ve bu teknik için özel olarak geliştirilen aletlerin üç küçük 1 santimetrelik insizyon yoluyla yerleştirildiğini ve cerrahi prosedür sırasında hastanın kasıktaki kan damarları yoluyla kalp-akciğer makinesine bağlandığını ve sonrasında ise video kamera görüntüsü ile açılan küçük deliklerden özel uzun aletler yardımı ile ameliyatın gerçekleştirildiğini söyledi. Yöntemin faydaları hakkında da bilgi veren Prof. Dr. Kara, yöntemle ameliyat sonrası daha az ağrı, daha az kan kaybı, düşük enfeksiyon riski, daha küçük yara izleri ve güzel bir kozmetik sonuç, daha kısa hastanede kalış süresi ve daha hızlı kurtarma ile diğer açık kalp ameliyatlarına karşı önemli artılarının olduğunun altını çizdi.

"Üç hastamızı bu yöntemle ameliyat ettik"
Bugüne kadar Türkiye’de endoskopik video yardımcılı kalp ameliyatının yapılmadığını ve bu tekniğin geliştirilmesi için yaklaşık 2 yıl önce Belçika’da bir klinikte eğitim aldıklarını aktaran Prof. Dr. İbrahim Kara, “Türkiye’deki açık kalp ameliyatları göğüs kemiği açılarak veya daha sonraki seviyelerde kaburga arasından, en son gelişmeler ile meme, koltuk altı kesileriyle yapılmaktaydı. Bizim yaptığımız bu ameliyatın dünyadaki ameliyatlardan farkı tıpkı safra kesesi ameliyatı gibi üç tane delik açarak yaklaşık 1,5 santimetrelik bir açıklıktan her türlü kalp ameliyatı yapılabilmekte. Bunun farkı Türkiye’deki ilk ameliyat olması. Bugüne kadar Türkiye’de endoskopik video yardımcılı kalp ameliyatı yapılmadı. Geçtiğimiz hafta yani 2019 yılı Aralık ayı sonunda Türk Kalp Damar Cerrahisi Derneğinin de desteğiyle buradaki yaptığımız bu farklı ameliyatları bir toplantıda tanıttık. Derneğimizin üyeleri İstanbul’dan ve yurt dışından misafirlerimiz oldu, onlar da bu konuda bize yardımcı oldular. Bu tekniğin geliştirilmesinde biz yaklaşık 2 yıl önce Belçika’da bir klinikte arkadaşlar ile birlikte eğitim aldık ve bu yıl itibarı ile de burada endoskopik kalp cerrahisi vakalarını yapmaya başladık. Geçen hafta üç hastamızı bu şekilde ameliyat ettik. Bu ameliyatın faydası göğüs kemiği açılmadan veya kaburga kesilmeden yapıldığı için ve vücutta herhangi bir kesi olmadığı için hasta çok kısa sürede hayatına dönebilmekte. Yani ertesi gün servise çıkıp birkaç gün içerisinde normal hayatına dönebilecek şekilde hayatına dönecek şekilde taburcu edilebilmekte. Ağrı çok az olmakta, kozmetik ve estetik açıdan çok önemli artıları var. Bir diğeri de tabii göğüs kemiği açılmadığı için akciğer ve iç organlar ile ilgili kalp akciğer makinesine bağlı bütün komplikasyonları bertaraf etmiş oluyoruz” dedi.

"Yöntem birkaç hasta grubu hariç herkese uygulanabiliyor"
Türkiye’de bir ilke imza attıkları ameliyatı Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde gerçekleştirdiklerini belirten ve bunun kendileri için ayrıca bir gurur kaynağı olduğunu ifade eden Kara, bu endoskopik vakaları gerçekleştirmelerini sağlayan ve Belçika’da yaşayan Türk Kap ve Damar Cerrahı Alaaddin Yılmaz’a teşekkür ederek, “Öğrenme eğrisini tamamladıktan sonra ve yeterli tecrübeye sahip olduktan sonra her türlü açık kalp ameliyatı olacak hastaya uygulanabiliyor bu operasyon. Birkaç hasta grubu hariç. Türkiye’de yapılmış ilk endoskopik vakalar bunlar. Yani ülkemizde küçük kesiyle veya pahalı bir yöntem olan robotik cerrahi ile, ki robotik cerrahi yapılacak hasta sayısı çok kısıtlıdır, belli hastalara yapabilirsiniz. Bu şekilde yapan hocalarımız, meslektaşlarımız var, bunu layığıyla yapıyorlar tabii ki ama bu şekilde endoskopik yapılmış ilk vakalar bunlar. Bunu da Sakarya Üniversitesinde gerçekleştirdik, bu bizim için ayrıca bir gurur kaynağı. Bu endoskopik vakaları Türkiye’de yapmamızı sağlayan aslında bir Türk Kalp Damar Cerrahı olan Alaaddin Yılmaz Belçika’da yaşıyor. Orada bir klinikte çalışıyor. Biz bu tekniğin tüm inceliklerini onun kendisinden öğrendik. Biz 2016 yılında biz oraya sertifikasyon için ekibimizle birlikte gittik. Sağ olsun kendisi bize kliniğini açtı, ameliyat teknikleri ile ilgili bütün her şeyi hiçbir çekince göstermeden bize gösterdi. Buradaki yaptığımız ilk vakalarda da kendisi buraya geldi, bizlerle birlikte ameliyata girdi sağ olsun. İlk vakaları bu şekilde yapmış olduk, ona çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

"Dünyada bu tür ameliyat yapan cerrah sayısı bir elin parmaklarını geçmez"
Dünya genelinde bu ameliyatı 5 veya 6 cerrahın gerçekleştirebildiğini söyleyen Prof. Dr. İbrahim Kara, “Bu şekilde ameliyat yapan dünyada 5 veya 6 kişi vardır, bir elin parmağını geçmeyecek kadar azdır. Neden bu kadar az, çünkü öğrenme eğrisi çok uzun olan bir teknik ve belli bir tecrübe gerektiriyor. Teknik olarak da zor, o yüzden çok fazla kişi bununla uğraşmıyor. O yüzden de dünyada bu tür ameliyat yapan cerrah sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Yaptığımız ameliyat sonuçta kalp ameliyatı, kalp ameliyatındaki tüm riskler bizim yaptığımız bu teknikte de tabii ki geçerli. Açık kalp ameliyatında biz manipülasyonlar ile çok daha rahat ediyoruz çünkü kalp önümüzde, elimizin altında. Endoskopik teknikte dediğim gibi üç tane delik var ve buradan video yardımcılığıyla yani kameradan ameliyat yapıyoruz. Teknik ve risk olarak aslında açık ameliyata göre daha riskli, o yüzden belli bir tecrübe ve eğitimin olması kesinlikle gerekiyor bu tür ameliyatları yapabilmek için. Amacımız, Türkiye’de endoskopik cerrahinin özellikle genç cerrahlar arasında bir şekilde yaygınlaşmasını sağlamak” şeklinde konuştu.