3 sivil toplum kuruluşundan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi; “Son zamanlarda güvenlik güçlerimiz tarafından başta doğu bölgelerimiz olmak üzere ülke genelinde yapılan birlik ve beraberliğimizi korumaya yönelik terör olaylarını önlemek için yapılan operasyonlar bahane edilerek T. C. Devletinin kararlı ve insan onurunu koruyucu operasyonları sonucu terörün belinin kırılacağından rahatsızlık duyan terör örgütleri ve bunların destekçileri telaşa kapılmışlardır. Devletimizin bölgede katliam yaptığını ve bölge halkını zorunlu göçe tabii tuttuğunu iddia edecek kadar bir hezeyan içine girmişlerdir. Aslı astarı olmayan bu davranışların bir tek gayesi vardır; Devletimizin ve güvenlik güçlerimizin moral ve motivasyonunu bozarak bu kararlı tutum ve davranışlarından vaz geçirerek ülkemizi terörün ve teröristlerin hâkimiyetine teslim etmek, ülkemizi parçalamak ve yabancı ülkelerin hâkimiyetine sokmaktır.
Üzücü olan şudur ki; bazı akademik çevreler bilimsel metotlarla, ülkemizin dirliği, birliği ve kardeşliği için çözümler üretmeleri gerekirken aksine terör örgütlerinin ve yandaşlarının yanında durarak onlara destek verici açıklamalar yapıyorlar. Hatta bununla da kalmayıp yandaş basın kuruluşları vasıtasıyla ülkemizin dışarıya karşı itibarını zedelemeye çalışarak meşru hükümeti ve devleti küçük düşürerek yeni post modern ihtilal senaryoları hazırlamaya gayret sarf etmektedirler. İşte bu noktada aklı başında akademisyenler ve bireyler olarak devlet, millet, vatan ve bütün ortak değerlerimizin aşkıyla dolu, Birliğin ve Beraberliğin en büyük güç olduğuna inancımızı tekrarlayarak; Evrensel insan hakları korunarak sürdürülen ülkemizde barış ve huzurun temini noktasında can pahasına yapılan çalışma ve operasyonları onaylıyoruz. Terör ve terörün uzantılarını lanetliyoruz. Vatanını seven herkesi ülke bütünlüğüne sahip çıkma bilinciyle hareket etmeye davet ediyoruz. Bu bilinç ve sorumlulukla kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.”
