Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın 2010 yılından bu yana Ankara'nın pis suyunun Tatlar Arıtma Tesislerinden Sakarya Nehrine boşaldığını açıklamasının ardından Sakarya nehrinin kirliliği bir kez dana gündeme geldi.
Eskişehir'den doğan toplam 824 kilometre uzunluğu ile Türkiye'nin en uzun 3. akarsuyu olan Sakarya Nehri'nde yaşanan kirliliğe önlem alınması için uzmanlar uyarılarda bulundu. 9 ilden geçen, 53 bin 800 kilometrekare beslenme havzası bulunan nehirde, en üst seviyede kirlilik olduğu yetkililerce tespit edildi. SATSO Çevre ve Şehircilik Komisyonu Başkanı Mehmet Tuncer Açan da, Sakarya Nehrinin kirliliğinin ancak Cumhurbaşkanlığının himayesinde kurulacak karar verici bir komisyon ile kurtulabileceğini açıkladı.

“Sakarya Nehri artık ölüm taşıyor”

Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin atık sularını Sakarya Nehri’ne deşarj ettiğini açıklaması üzerine açıklamada bulunan SATSO Çevre ve Şehircilik Komisyonu Başkanı Mehmet Tuncer Açan, “Ankara Büyükşehir Belediyesi atık sularını Sakarya Nehri’ne deşarj ettiğini açıkladı. Bunu 2010 yılından itibaren yaptıklarını söylediler ama aslında bu daha önceden de raporlanmış, bilinen bir konu. Çünkü Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız 2014-2016 arasında ciddi bir çalışma yaptı. Ve bu çalışmada Sakarya Nehri’nin ne yazık ki 4’üncü seviyede yani en üst seviyede kirli su olduğu belirlendi. Fakat şimdi bu teker teker söylenmeye başlandı. Söylenmese de bilinen bir gerçek. Ne yazık ki yaşam kaynağı olan Sakarya Nehrimiz artık ölüm taşıyor” dedi.

“Kurumların teker teker bunla baş etmesi çok mümkün değil”

Başkan Açan sözlerinin devamında, “Nasıl engellenebilir? Bizim görüşümüzce farklı farklı kurumlar ile engellenebilmesi çok mümkün görülmüyor. Çünkü 824 kilometrelik kirliliğe sahip olan bir nehirden bahsediyoruz. Bu nehir birçok ülkede çok büyük zenginlik olarak kabul edilip, korunması gerekiyorken bizim ülkemizde en üst seviyede kirli su olarak akıyor. Yani Türkiye’nin yüzde 7’si ortalama tarım havzası ve bu nehirden sulanıyor. Yüzde 7’lik havza en kirli su ile sulanıyor. Belki bugün değilse bile yarın direkt ölümlerin gerçekleşeceği, ölüm taşıyan bir nehir ile karşı karşıyayız. Nehre yapılan deşarjların mutlaka durdurulması gerekiyor. Aynı debide akıyor yaz-kış fakat aynı debide akmasına oranla sürekli olarak 12 ay 24 saat boyunca aynı kirlilikle akıyor. Yani sürekli olarak bir deşarj var nehre. Bu deşarjın durdurulması da ancak Cumhurbaşkanlığımızın himayesinde kurulacak karar verici bir komisyon ile mümkündür diye düşünüyoruz. Çünkü kurumların teker teker bunla baş etmesi çok mümkün gözükmüyor” şeklinde konuştu.