Sakarya Adalet ve Özgürlükler Platformu tarafından yapılan 611. hafta basın açıklamasına, “Ramazan ayının tüm İslam alemi için hayırlara ve dirilişe vesile olmasını Cenab-ı Allah'tan niyaz ederiz” temennisi ile başlayarak, ABD Başkanı Donald Trump’un Suudi Arabistan ve İsrail ziyaretleri ile gündeme gelen “İslam NATO’su” ve muhalif kesimler üzerinde sosyal medya paylaşımları üzerinden kurulan baskıları ve verilen cezaları ele aldı.

Platform adına Diriliş Saati Dergisi’nden Ali Gürler’in okuduğu açıklamada “Küresel güçler coğrafyamızda oyun üzerine oyun kurmaya devam ediyorlar. Amerika bölgede yeni bir Sünni blok oluşturmaya çalışıyor… Söz konusu Sünni bloğa ait ortak bir askeri güç oluşturulması hedefleniyor… Aslında Amerika ve İsrail; tek bir kurşun atmadan, tek bir can feda etmeden Müslüman'ı Müslüman'a kırdırmanın planını yapıyor. Amerika ve İsrail'in kullandığı iki argüman var. Birincisi Sünni-Şii ayrışması, ikincisi ise radikal İslam. Sonuç olarak Müslümanların karşı karşıya getirilmeye çalışıldığı yeni bir aşamanın eşiğindeyiz” dedi.

İslam coğrafyasındaki kaosun İsrail’i mutlu ettiği belirtilen açıklamada, Amerika ile İsrail’in bölgede yeni bir fitili ateşlemeye hazırlarken, bu oyuna gelinmemesi gerektiği belirtilerek, “15 Temmuz darbe teşebbüsünü hatırlayalım. 250 insanımızı kaybettik… Görünen o ki Amerika ve İsrail'in tezleri ile yeterince buluşmayan tüm İslam ülkeleri yeni 15 Temmuz darbeleri ile buluşturulmaya çalışılacak. İktidara sesleniyoruz: Niçin bunca tezgaha rağmen net bir duruş sergileyemiyoruz? Niçin tam bağımsız bir Türkiye inşa edemiyoruz? İç sorunlarımızı barışçıl bir şekilde çözer isek, ekonomik problemlerimizi halka dönerek ve halk ile paylaşarak aşma yolunu seçer isek, dış politikada da daha adil ve şerefli bir duruşu sergileyebiliriz.” Açıklama, platform mensuplarından Kadrican Mendi’ye sosyal medya paylaşımlarından verilen cezaya karşı “Olağanüstü hal bahanesiyle tüm muhalif seslerin susturulmaya çalışıldığı, düşünce ve inancını ifade özgürlüğünün kısıtlandığı bir süreçte; tevhid ve adalet şiarıyla hareket etmeyi ilke edinmiş ve her daim İslami mücadeleyi ön saflarda sürdürmüş kardeşimiz Kadrican Mendi'ye verilen ceza, hem Türkiye'de hukukun geldiği nokta hem de Müslüman kamuoyunun suskunluğu açısından son derece üzücü ve manidardır” denildi.