Özkoç, Meclis’te yaptığı basın açıklamasında, geçtiğimiz günlerde bir babanın çocuğuna okul pantalonu alamadığı için canına kıydığını anımsatarak, şunları kaydetti:

“Bu baba canına neden kıydı, ekonomik kriz nereye gidiyor, vatandaşlarımız üzerinde nasıl bir baskı yaratıyor sorularına cevap aramak yerine, haberi yapan muhabir gözaltına alınıyor. Ülkemizde 2017’de 3 bin 69 kişi intihar etti. Resmi verilere göre, bu kişilerin 233'ü ekonomik sıkıntılar nedeniyle canına kıydı. Nedeni bilinmeyen 1248 intihar da dahil edildiğinde, ekonomik yükün ağırlığı, ne yazık ki daha ağır bir şekilde ortaya çıkıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘3 bin 69 insanımız neden canına kıydı' demiyor, İdlib'deki terör örgütlerinin derdine düşmüş. Ülkesi krizde, dolar almış başını gidiyor, 'Bu ülkede kriz yoktur' diyor. Sanki kriz sadece Suriye’de, İdlib'deymiş gibi, yalnız terör örgütlerinin sorunu krizmiş gibi, onlarla ilgili görüşmeler yapıyor ama kendi ülkesinde ölenlerin neden öldüğünün üzerine gitmiyor.

Ciddiyetsiz, artık devleti yönetmekten aciz, kendi içindeki kararnameleri bile çıkartırken eline, yüzüne, gözüne bulaştıran, eğitimin, adaletin yok edildiği bir sistem yürütülüyor.”

“Ülkeyi ne bakanlar ne TBMM, iki dudağının arasında tek bir kişi; Recep Tayyip Erdoğan yönetiyor” diyen Engin Özkoç, Recep Tayyip Erdoğan’ın rektör atamalarındaki keyfi yaklaşımını örnek gösterdi.

Erdoğan’ın 10 Temmuz 2018’de kararnameyle rektör olmak için 3 yıllık profesör olma şartını kaldırdığını ve 2 üniversiteye rektör atadıktan sonra yeni bir kararnameyle 3 yıllık profesörlük şartını tekrar geri getirdiğine işaret eden Özkoç, “Daha sonra Eylül’de başka bir kararnameyle, yine 3 yıl şartını kaldırdı ve bu sefer 2 aylık profesör olan Milli Eğitim Bakanlığı eski Müsteşarını rektör atadı. Ülkenin içinde bulunduğu tablonun, ciddiyetsizliğin, hakkın, hukukun, adaletin yok edilişinin somut göstergelerinden biridir bu” dedi.

Özkoç, Türkiye’nin içine sürüklendiği ekonomik ve sosyal sorunları aşmak için ana muhalefet partisi olarak mücadele vermeyi sürdüreceklerini vurgulayarak, vatandaşları, STK’ları, meslek odalarını birlik olmaya, mücadeleye destek vermeye çağırdı.