Mevlid gecesi, Rebî’ul-evvel ayının onbirinci ve onikinci günleri arasındaki gecedir. Dünyadaki bütün insanlara Peygamber olarak gönderilen, Peygamberlerin sonuncusu ve en üstünü Muhammed Mustafa aleyhisselâmın doğduğu gecedir. 
Miladın 571. senesinde doğdu denilmektedir. Bu gece, Kadir gecesinden sonra, en kıymetli gecedir. Bu gece, O doğduğu için sevinenler af olur. Bu gece, Resûlullahın “sallallahü aleyhi ve sellem” tevellüdü zamanlarında görülen hâlleri, mucizeleri okumak, dinlemek, öğrenmek çok sevaptır. Kendileri de anlatırdı. Bu gece, Eshâb-ı kiram “radıyallahü anhüm” da, bir yere toplanıp, okurlar, anlatırlardı.
Dünyanın her tarafındaki Müslümanlar, her sene, bu geceyi, mevlid kandili olarak tes’îd etmektedir. Her yerde (Mevlid kasideleri) okunarak Resûlullah hatırlatılmaktadır. 
Erbil sultanı Ebû Sa’îd Muzaffer-üd-dîn Kükbûrî bin Zeyneddîn Ali, mevlid gecelerinde şenlikler yapar, ikram ve ihsanlarda bulunurdu. 
Mevlid, doğum zamanı demektir. Rebî’ul-evvel, ilkbahar demektir. Peygamberimiz “sallallahü aleyhi ve sellem” nübüvvetten sonra, her yıl, bu geceye ehemmiyet verirdi. Her Peygamberin ümmeti, kendi Peygamberinin doğum gününü bayram yapmıştı. Bugün de, Müslümanların bayramıdır. Neşe ve sevinç günüdür. Âdem aleyhisselâm ruh ile ceset arasında iken, O Peygamber idi. Âdem aleyhisselâm ve her şey, O'nun şerefine yaratılmıştır. Arş ve gökler ve Cennetler üzerine, İslâm harfleri ile mübarek ismi yazılmıştır. O'na (Muhammed) adını, dedesi Abdülmuttalib koydu. O'nun adının yer yüzüne yayılacağını, herkesin O'nu medh ve sena edeceğini rüyada görmüştü. 
Muhammed, çok medh olunan demektir. Kıymetli geceye, kendinden sonra gelen günün ismi verilir. Önceki günü öğle namazı vaktinden, o gecenin fecrine kadar olan zamandır. Mübarek geceleri ihya etmeli, yani kaza namazları kılmalı, Kur’ân-ı kerim okumalı, dua, tövbe etmeli, sadaka vermeli, Müslümanları sevindirmeli, bunların sevablarını ölülere de göndermelidir. Bu gecelere saygı göstermelidir. Saygı göstermek, günah işlememekle olur. Gecenin oniki kısmından bir kısmını bir saat kadar ihya etmek, bütün geceyi ihya etmek olur. Yaz ve kış geceleri için hep böyledir. (Tam İlmihal s. 352-378) / www.dinimizislam.com