Bu hasletler basın camiasında olduğu gibi;

Aynı kötü hasletler bürokraside de var, politika yapanlarda da…

Güya Mutlu Işıksu bürokrasiye geçiş yaptıktan sonra Sakarya’ya gelebilmek için Düzce ilini basamak olarak kullanmış…

Bu kadar absürt bir şey olabilir mi?...

Mutlu Işıksu’yu Düzce iline değil de sonradan atandığı Sakarya Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğüne direkt atasaydılar yanlış mı olacaktı?

Bunu siyaseten medyada kullanmaya çalışan politikacılar bir anda türedi…

Tam istediğiniz gibi oldu işte…

Mutlu Işıksu siyasetten ayrıldı…

Bürokrat oldu…

Sizin de şu sıralar rakibiniz değil…

Daha ne istiyorsunuz?

Bu kininiz niye?

Siyaset yaptığında kimin tavuğunu kış demiş, Işıksu…

Neden hemen koltuğuna oturmuşmuş…

Sana ne?

Hesap mı verecek size?

Hemen oturur koltuğuna…

Ya da sonra oturur…

Ne yapacaksın ne zaman oturduğu koltuğunu…

Yoksa sen mi oturacaksın, koltuğa?

O kadar koltuk sevdan varsa, git koltukçulardan bir müdür koltuğu al, evinde otur…

Bu ne kıskançlıktır böyle…

İlk kez duyuyorum bir insanın hemen atandığı makamda iş başı yapmasının eleştirilmesini…

Vekaleten, asaleten…

İşini adam gibi yapıyor mu?

Yapıyor…

Öyleyse…

Siz kendinize koltuğu mesele etmeyin…

Eleştirin ama vurmayın…

Durun bakalım…

Dün bir, bugün iki…

Mutlu Işıksu’nun iş ahlakını bilmeyen dışarıdan gazel okumasın…

Sağlıcakla kalın…