Erbakan Vakfı Sakarya İl Teşkilatından yapılan açıklamada, “Biz Erbakan hocanın öğrencileriyiz. Sadece bugün değil, Suriye savaşı başladığı günden itibaren mazlum Suriye halkının yanında olduk.
Rahmetli Erbakan hocamız geçmişte ne yaptıysa bugün biz de onu yapıyoruz. Geçmişte Bosna'ya, Çeçenistan'a, Keşmir'e, Arakan’a, Filistin'e yardım götürdük. Bu teşkilatlarda yetişen arkadaşlarımız özellikle sıcak savaş bölgelerinde çok faydalı hayır çalışmaları yaptı.
Bu zulümlerin yapıldığı toprakların haritada yerleri bilinmezken bizler ki zulümleri dünya kamuoyuna taşıdık.
Bizim mitinglerimizde Bosna, Çeçenistan, Filistin için paralar toplandı. Hanım kardeşlerimiz ellerindeki yüzüklerini çıkarıp verdiler.
Rahmetli hocamız sadece bir siyasi parti Genel Başkanı değildi, biz O’nu İslami hareketin lideri olarak bildik. O’nun bütün İSLAM coğrafyasından haberi vardı. Nerede bir zulme uğrayan insan varsa bunun haberini alır, gereken çalışmayı o anda başlatırdı.
Biz bu gün de aynı noktadayız. Erbakan Vakfı olarak tek gündemimiz Halep’tir. Halep mazlumlarına yardım götürmek için çalışıyoruz.
Gün geçmişte alınan kararların sorgulanma günü değildir. Bunu yapanlara da diyoruz ki, sizin çocuklarınız öldürülse, kadınlarınız kirletilse yine böyle konuşacak mıydınız? İşin en kolayı sadece eleştirmektir ama unutmayın Allah bizleri imtihan ediyor. Bedenleri parçalanan yavrular cennete uçtu, öldürülen kadınlar cennete uçtu, savaşı kapısında bulan sivil insanlar cennete uçtu ve onlara sabreden analar, babalar imtihanlarını kazandılar.
Peki siz ne yapıyorsunuz? Hala savaşta kimin suçu var tartışması mı yapacağız yoksa yangını söndürmeye mi koşacaksınız?
Biz tüm Milli Görüşçüler olarak elimizden geldiği kadarı ile Halep için yapılan kampanyaları destekliyoruz ve Milli Görüşçü yardım kuruluşları ile birlikte mazlumlara yardım ulaştırma gayretindeyiz.
Ağzında bir damla su ile Nemrut'un ateşini söndürmeye koşan karıncaya ‘ağzında bir damla su ile Nemrut'un kocaman ateşini mi söndüreceksin’  diyenlere belki ağzımdaki bir damla su ile Nemrut'un ateşini söndüremem ama zalim Nemrut'un karşısında mazlum İbrahim'imin yanında olmak benim karakterim, cibilliyetimdir diyen karınca şuurunda olaylara yaklaşıyoruz” denildi.