Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (SASKİ) Genel Müdürlüğü ve Tes-İş Adapazarı Anadolu Lisesi işbirliğiyle düzenlenen 22 Mart Dünya Su Günü etkinlikleri Şehit Erol Olçok Anadolu Lisesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Programa Vali Ahmet Hamdi Nayir, SASKİ Genel Müdürü Dr. Rüstem Keleş, İl Milli Eğitim Müdiresi Fazilet Durmuş, Büyükşehir Belediyesi, SASKİ ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü bürokratları, öğretmenler ve öğrenciler katıldı. Programda suyun önemine dikkat çeken sinevizyon gösterileri ve sunumlar gerçekleştirildi. 22 Mart Dünya Su Günü’ne özel olarak öğrenciler tarafından hazırlanan eserlerin yer aldığı sergi gezildi.

“Tasarruf bilinci geliştirilmeli”

Programın açılış konuşmasını yapan Tes-İş Anadolu Lisesi Müdürü Cengiz Kıyak, “Su, bireylerin en temel gereksinimi ve başlıca ekonomik faaliyetlerin kaynağıdır. Canlı hayatının devamlılığı için kritik bir öneme sahiptir. Su kaynakların geliştirilmesi ve korunması her alanda sosyal refahın artışına katkı sağlar. Sanayi faaliyetlerinin arttırılmasıyla birçok ülke su sıkıntısı çekmeye başlamıştır. Su kaynaklarını tasarruflu kullanma bilinci, yerel, ulusal ve uluslararası her düzeyde geliştirilmelidir. Artan nüfus, küresel ısınmaya bağlı iklim değişiklikleri, suyun yeryüzündeki dağılımı ve bilinçsiz kullanım ciddi sorunlar ortaya çıkarmaktadır. Suya karşı insaflı olmalıyız. Çünkü su biz fark etmeden yavaş yavaş tükenmektedir” diye konuştu.

“Türkiye büyük farkındalık meydana getirdi”

SASKİ Genel Müdürü Rüstem Keleş, “Türkiye, dünyadaki su varlığı bakımından zengin bir ülke değil. Su stresine girmiş bir ülkeyiz. Suya ihtiyaç her geçen gün daha da artıyor. Ama su iktisadi olarak arzı artırılamayan sabit bir değer. Buradaki konu su yönetimidir. Eğer merhamet ve adalet ekseninde suyu yönetebilirsek su bütün canlılara yeter. Suyu doğadan alırken oradaki canlıların hayatını da düşünmemiz gerekiyor. Dünyada çok yüksek getirilere sahip su şirketleri var. Afrika’ya bir bölgenin su sorununu çözmek için gidiyorlar. Orada herhangi bir yer altı kaynağında ya da bir başka kaynaktan suyu alıp arıtıp oradaki insanlara vermek yerine bir takım cihazlar geliştirerek onları satmaya çalışıyorlar. Türkiye bu anlamda dünyada çok büyük farkındalıklar meydana getirdi. Hem Devlet Su İşleri, hem su ve kanalizasyon idareleri, hem de sivil toplum kuruluşlarımız Afrika’nın birçok bölgesinde hiçbir bedel almadan ve hiçbir menfaat gözetmeden su kuyuları açıyor ve su teminiyle ilgili çalışmalar yürütüyorlar. Türkiye’nin belirlediği bu yaklaşım genele hâkim olursa dünyada su sorunu kalmaz” dedi.

10 yılda 1,3 milyar yatırım

Tüm riskleri ve Sakarya’nın geleceğini dikkate alarak suyu yönetmeye gayret ettiklerini söyleyen Keleş, “Bu konuda da Türkiye’de bir farkındalık meydana getirdik. Bölgemiz Türkiye ortalamasının üzerinde bir su varlığına sahip. Ama gerekli yatırımları da zamanında yapmamız, suyu verimli yönetmemiz gerekiyor. Çevreyi koruyamazsanız suyu koruyamazsınız. Su sisteminin verimli çalışmasını sağlamak ve su kayıplarını önlemek için şebeke yenileme çalışmaları, suyu güvenli bir şekilde arz edebilmek için isale hatları ve alternatif içmesuyu kaynakları inşa ediyoruz. Son 10 yılda benzer kurumlarla mukayese edildiği zaman Türkiye ortalamasının üzerinde 1,3 milyarlık bir yatırım yaptık” ifadelerini kullandı.

“365 gün 24 saat suyun emrindeyiz”

Keleş, “Bugün arıtma teknolojilerinin geldiği nokta istenilen her suyu arıtabilecek kaliteye ulaşmış vaziyette. Mesele yatırım yapmak, önemsemek ve sorumluluk hissine sahip olmakta. Biz SASKİ olarak bu sorumluluk bilinciyle çalışıyoruz. Dünyanın en gelişmiş teknolojilerini inceledik. Aynı teknolojiyi Sakarya’ya getirdik. Paketlenmiş sulardan çok daha güvenli bir şekilde musluklarınızdan akan suyu içebilirsiniz. Sapanca Gölü’nü korumak için çalışmalar yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Gölün endüstriyel kullanımını önlemek için hukuki mücadelemiz sürüyor. Akçay Barajı inşallah bu sene tamamlanacak ve su vermeye başlayacak. DSİ ile ortak yaptığımız Ballıkaya Barajı’nın önümüzdeki sene tamamlanması hedefleniyor. Su alternatifi konusunda ciddi çalışmalar yapıyoruz. Musluklarımızdan kendimizin ve çocuklarımızın içtiği suyu sizlere veriyoruz. Bunun gönül huzuru içerisindeyiz. 365 gün 24 saat suyun ve sizlerin emrindeyiz. Çünkü biz bu işi bir ibadet bilinciyle yapıyoruz” diye konuştu.