Eğitim İlke-Sen (İlkeli Eğitim ve Bilim Çalışanları Dayanışma Sendikası) MYK Üyesi Beytullah Önce, 21 Şubat Dünya Anadili Günü vesilesiyle bir açıklama yaptı. Açıklamada“Dil bir insanın, bir toplumun hem kendini ifade ettiği alandır, varlığının bir ispatıdır, düşüncesinin mekânıdır. Kur’an’da ise “Göklerin ve yerin yaratılması, dillerinizin ve renklerinizin farklı olması da O’nun (varlığının ve kudretinin) delillerindendir. Şüphesiz bunda bilenler için elbette ibretler vardır.” mealinde bir ayet, farklı dillerinin varlığının çatışmak için değil birbirimizi tanımak ve birbirimizle kaynaşmak için olduğuna işaret etmektedir. Buna rağmen tek dil dayatmalarının yapılabiliyor olması, apaçık bir ayetin çiğnenmesinden başka bir şey değildir. Maalesef tek tipçi zihniyetin ulus-devletlere hâkim olduğu dönemlerden beri binlerce yıldır konuşulan birçok dil hızla yok olmuştur. Kaybolan her dil, unutulan her kelime insanlık adına bir kayıptır. Ülkemizde ise mevcut egemen sistem, kuruluşundan bugüne Anadolu’daki dillerin varlığına, zenginliğine kast etmektedir. Türkçe dışındaki tüm diğer dillerin varlığını kamusal alanda reddetmiş, resmi dil ve tarih tezleriyle Türkçedeki kelimelere de adeta kültürel bir savaş açmıştır.” dedi.

Eğitim İlke-Sen MYK üyesi Beytullah Önce, açıklamasının devamında “Batılılaşma politikalarıyla birlikte bir gecede insanlar cahil konumuna düşürülmüş, dilde tasfiyecilik ya da özcülük adına kelime düşmanlığı yapılmış ve sonuçta dilde, düşüncede, kültürde ciddi bir yozlaşma ve yoksullaşma yaşanmıştır. Diğer taraftan Kürtçe başta olmak üzere birçok dile kamusal alanda getirilen yasaklar, baskılar ve verilen cezalar sadece dilin değil bir halkın topyekûn inkârı olmuştur. Artık buna bir son verilmelidir. Hiç kimse dilinden dolayı kamusal alanda yok sayılamaz, kamu hizmetlerinden mahrum bırakılamaz. Bu sebeple herkesin ana dilinde öğrenim görmesinin, kamusal alanda konuştuğu, anladığı dilde her türlü hizmetin almasının ve vermesinin önündeki engeller, herhangi bir pazarlığın ya da sürecin sonucuna endekslenmeksizin derhal kaldırılmalıdır. Bütün dil ve renklerin Allah’ın ayetlerinden olduğu inancından hareketle, toplumdan gelen farklı taleplere göre kamusal alanda hiçbir dile yasak getirilmemesi gerektiği kanaatindeyiz. 21 Şubat Dünya Anadili Günü vesilesiyle, bütün dillere özgürlük talebimizi bir kez daha dile getiriyoruz.” dedi.