Müzelerin yaşayan mekanlar olduğunu belirten Bakan Avcı, “Bu mekanlar ziyaretçileriyle etkileşim halinde oldukları takdirde gerçekten yararlı olabiliyorlar. Binlerce yıllık birikimi ve tecrübeyi barındıran müzeler, gelecek kuşaklara aktarılması noktasında aynı zamanda birer eğitim ocağıdır. Son dönemlerde tüm dünyada ve ülkemizde de turistlerin keşif, eğlence ve heyecanının yanı sıra kültür ve medeniyetini şekillendiriyor. Bu anlamda da müzeler her geçen yıl yerli ve yabancı turistler tarafından ziyaret edilen mekanlar haline geliyor. Dolayısıyla biz burada hem bir eğitim kurumunu hem de bir turistik cazibe merkezini hizmete açıyoruz” dedi.
Bakan Avcı, kültür mozaiği olduğunu söylediği Sakarya için Göç Müzesi’nin de müjdesini verdi. Avcı, “Göç müzesi, Sakarya’ya Göç Müzesi gerçekten çok yakışır. Sakarya, Osmanlı coğrafyasının farklı kültürlerini huzur içerisinde buluşturan bir şehir. Böyle bir şehre güzel bir Göç Müzesi gerçekten çok yakışır. Bakanlık olarak üzerimize ne düşüyorsa yapacağız” diye konuştu.
Sakarya Müzesi
1910-1915 yılları arasında dönemin askerlik şubesi başkanı Binbaşı Baha bey tarafından inşa ettirilen ve 21 Haziran 1922 yılında Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım ile buluştuğu bina 1967 depreminde büyük hasar gördü. 1983 yılında Sivil Mimarlık örneği olarak tescil edilen bina, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından aslına uygun restore edilerek müzeye çevrildi. Müzede arkeolojik eserler sergi salonu, etnografik eserler sergi salonu ile koleksiyonunda 2 bin 362 eser bulunduruyor./ İHA
