Baro Başkanı Kazan’ın basın açıklaması şöyle; “Meclis aklanma yeri değil. Aklanmak ancak mahkemede olur. Meclis yolsuzluk iddialarını yüce Divana göndermediğine göre atılı iddialar ve şaibeler iddia edilen bakanların üzerinde kaldı. Hele bir bakanın oy zarfını adeta alay edercesine parmaklarıyla sandığa fırlatarak atması hafızalarımıza kazındı. Meclisin ve vekillerin iradesiyle adeta dalga geçti. Vatana millete herkese hayırlı olsun, ne diyeyim. Bu kadar ciddiyetsiz bir davranışa diyecek söz yok. Meclis iradesidir yine de saygı duyuyorum, ancak meclis kararı bir mahkeme kararı değildir. Bugün irade böyle olsa da yarın aynı meclis farklı bir irade gösterebilir ve aklanma yeri mahkemedir diyebilir. Eğer iddia edildiği gibi bu bir komplo veya tuzak ise bunu ortaya çıkarmanın tek yolu yine mahkemedir. Mahkemede yargılanıp aklandıktan sonra işte o zaman yolsuzluk iddialarının bir tuzak, bir komplo olduğu net bir şekilde ortaya çıkartılabilirdi, ama öyle yapılmadı. Anladığım şu, mahkemeye güvenmiyorlar. Bu konuda belki haklılar çünkü mahkemelere ve kararlarına ben de güvenmiyorum, ama bu konuda bir haksızlık yok mu? En küçük ve sıradan bir iddia karşısında bile bir vatandaş yargılanmaktan kurtulamazken, böyle ciddi bir iddia nasıl yargılanmaz? Vatandaş sormaz mı benim günahım ne diye? Şahsi kanaatim şudur ki; Türkiye'deki tüm mahkemeler artık meşruiyetini kaybetmiştir. Bu saatten sonra artık hiç kimseye mahkemeye git diyemezsiniz, hakkını mahkemede ara diyemezsiniz, bunu söylemeye artık hiç kimsenin hakkı yoktur! Yönetenler kendi içmediği suyu kimseye "sen iç" diyemez, "ben bu suyu içmiyorum, çünkü bu su zehirli" derken "sen iç sana bir şey olmaz" diyemez. Ya bu suyu birlikte içeceğiz yada bu suyu birlikte temizleyeceğiz. Hiç kimse "temizleyinceye kadar ben bu suyu içmeyeceğim ama sen içmeye devam et" diyemez. Madem böyle ve madem yargı artık Devlet erkanının dahi güvenemeyeceği kadar kirlenmiş, o halde bu yargıyı temizleyinceye kadar, sağlıklı ve güvenilir hale getirinceye kadar tüm yargılamalara ara verelim ve mahkemeleri kapatalım! Diyeceksiniz ki "olur mu böyle şey?" İşte ben de bunu diyorum olur mu böyle şey! Gariban vatandaşa açık olan mahkeme yönetici erke neden kapalı?”