Geçen hafta Sakaryaspor taraftarları ile Eskişehirspor taraftarları arasında Pamukova’da yaşanan gerginliğin yankıları sürüyor.
Eskişehirspor “amigosunun” yaptığı açıklamalarla olayı iyice germeye çalışmasının ardından bu defa da sahneye CHP Eskişehir Milletvekili çıktı.
Geçen akşam ES TV’de bir spor programına katılan CHP Eskişehir Milletvekili Cemal Okan Yüksel “haddini” aşan “hakaret” ve “tehdit” dolu ifadeler sarf etti…
Sözde vekil olacak bu zat katıldığı TV programında Sakaryaspor taraftarlarına ve Vali Coş’a hakaret ederken olayları başlatan Eskişehir taraftarına ise tek kelime etmedi.
Bir vekilin ağzına yakışmayacak ifadeler kullanan CHP’nin bu sözde milletvekiline programda sarf ettiği her kelimeyi aynen geri iade ediyoruz.
Geri iade etmekle de kalmayıp Sakaryaspor taraftarına ve Vali Coş’a hitaben “oraya gelir ….” ifadesine karşılık, “buyur gel” deyip bekliyoruz…
Bir kere Cemal Okan Yüksel, milletvekili mi yoksa Eskişehirspor’un “amigosu mu” önce buna bir karar vermeli.
Milletvekiliysen öyleyse o sıfatın ağırlığına yakışanı yap. Ağzından çıkan lafı tart, ölç, biç öyle söyle.
Kaldı ki milletvekili olman sana öyle ekran arkasından “sahte kabadayılık” yapıp önüne gelene “hakaret” ve “tehdit” etme hakkı vermez…
Yok, Eskişehir’in “amigosu” isen o zaman iş değişir. O zaman seni bizim Tatangalara havale ederiz.
Söylediğin her “hakarete” misliyle cevap alırsın. Ettiğin her “tehdit” aynen sana geri döner.
Bak Eskişehirspor’un “amigosu” bir iki laf edeyim dedi bizim Tatangalar anında karşılığını verip mis gibi “kapak” yaptı…
Gel bir vekil olarak ettiğin “hakaretlerden” dolayı bu şehirden ve Sakaryaspor taraftarından tabii ki Vali Hüseyin Avni Coş’tan özür dile.
Şayet olaylarla hiç alakası olmayan Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş’u diline dolamakla kendine “prim” yapmak istiyorsan boşuna uğraşma.
Zira Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş sayesinde gündem olmaya çalışmak senin “boyunu” aşar…
Bu arada “boy” deyince aklıma geldi. Ekrandan gördüğümüz kadarıyla da sanki ufak tefek biri gibi durdun.
Keşke bir ara ayağa kalkıp “boyunu posunu” gösterseydin de ağzından çıkan laflar “boyunu aşıyor mu aşmıyor mu” anlasaydık.
Gerçi “oraya gelir….” şeklindeki “tehdidini” de unutmadık. Şayet cesaretin varsa, “gel de boyunun ölçüsünü alalım.” Ne dersin…?