Fındık ağaçları yaşlandı…

Yaşlı ağaç istenilen düzeyde hububat vermiyor…

Fındık ağacı yeni ekin alanları neredeyse yok…

Yüksek kesimlerdeki bahçelerde fındıktan verim alınamıyor…

Çünkü belirli bir rakımı geçtikten sonra fındık ağacının yanma tehlikesi her zaman var…

Gübreleme gerektiği gibi yapılmıyor…

Eski bahçeler yenilenmiyor…

Arazi ve iklim yapısına göre fındık fidanı dikimi yapılmıyor…

Ömrünü tamamlayan fındık kökü değiştirilmiyor…

Bu değişim yapıldığında çiftçiye destek sağlanması gerek, bu yapılmıyor…

İklime uygun olmayan alanlarda ki fındıklardan verim alınamıyor…

Şu an itibarıyla Türk fındığının önündeki en büyük engel düşük verimlilik…

Türkiye fındık ürünlerinde her yıl düşüşte…

Buna rağmen fiyatlarda istikrar yok…

Hala depolama sistemine geçilmiş değil…

Tüccara açıktan fındık verme geleneği devam ediyor…

Çiftçi bundan vazgeçmiş değil…

Fındık rekoltesi doğru dürüst açıklanmıyor…

Spekülatörler fındık alımını ucuza kapamak için ellerinden geleni yapıyor…

Fiyatlara etki eden tüm unsurlar kalkmadığı sürece fındık gerçek değerini bulamaz…

Lisanslı depoculuk yaygın olmasına rağmen halen ilkel koşullarda az önce söylediğim gibi fındık simsarlarına fındık emanet ediliyor…

Emanet edilen yerli tüccarlar fındığın fiyatını belirleyenlerin gizli ortakları, maalesef…

Doğrusu sektörde faaliyet gösteren üreticiden ihracatçıya kadar birçok kesimin rekolte tahminleri üzerinden fiyatlara etki etme çabası dikkati çekmektedir…

Fındık fiyatındaki dalgalanmayı durdurmanın yolu…

Hükümetin bu konuya kesin ve acil bir çözüm bulmasıdır…

Her üründe olduğu gibi fındık pazarında da parayı kazananlar aracı kurumlar oluyor…

Konunun uzmanları…

Fiyatlara etki eden en büyük unsurun fındık rekoltesi olduğuna dikkati çekiyor…

Unutmamak gerekir ki, fındık ürününden geçimini sağlayan dolaylı olarak 20 milyon vatandaş var…

Fiyat konusunda etkili olan bir başka güruh ise toptancılar…

Toptancılara dikkat…

Sağlıcakla kalın…