Euro 2016 bizim için sona erdi. Toplam üç maçta alınan iki mağlubiyet ve bir galibiyetle gruplarda en iyi üçüncü bile olamadık.
Gerçi en iyi üçüncü olup yolumuza devam etme şansımız vardı ama kendi göbeğimizi kendimiz kesmek yerine son maçlarda başkalarına bel bağladık.
Hal böyle olunca “güvendiğimiz dağlara kar yağdı” ve ülke olarak Euro 2016’ya veda eden taraf biz olduk…
Tabi Euro 2016 Türkiye açısından futboldan çok başka şeylerin konuşulduğu bir turnuva oldu.
Ozan’ın saç modelinden tutun da Arda’nın oynadığı reklamlara kadar her şey konuşulur oldu.
Hele ilk iki maç sonrasında iş iyice çığırından çıkıp “sosyal medyada” futbolculara ve Fatih Terim’e hakaret furyası başladı…
Bu arada Çek Cumhuriyeti’ni 2-0 yenip gruptan çıkabilmek adına yeniden ümitlenince bu defa farklı bir “güruh” ortaya çıktı.
Neredeyse Türkiye’nin Çek Cumhuriyeti’ni 2-0 yenmesini hazmedemeyip işi yine siyasete döküp konuyu Cumhurbaşkanı’na bağlama “salaklığını” bile yaptılar.
En nihayet ümitlerimiz sona erip turnuvaya veda ettiğimizde ise bu “güruhta” bir sevinç bir sevinç; zannedersiniz ki bu ülkede yaşamıyorlar…
Anlayacağınız büyük bir hevesle beklediğimiz Euro 2016’yı kendimize rezil ettiğimiz gibi dünyaya da kepaze olduk.
Yenmenin de yenilmenin de futbolun içinde olduğunu unutup birbirimize demediğimizi bırakmadık.
Uzun lafın kısası turnuvanın ilk bölümü gerek futbol gerekse yaşananlar açısından ülkemiz adına can sıkıcı geçti…
Bütün bunlara bir de Fatih Terim ile Tarihçi Yazar Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil hocanın polemikleri eklenince iş tam oldu.
Doğrusu Fatih Terim’in Ahmet Şimşirgil hocanın söylediklerini dinlemeden kulaktan dolma laflarla cevap vermesi hiç şık olmadı.
Gerçi Ahmet Şimşirgil hoca Fatih Terim’in kaprislerine “kapak” gibi cevap verdi ama anlayana. Egosu kulaklarından fışkıran Terim’in bunu algılayacağını sanmıyorum…
Euro 2016’da oynadığımız üç maçlık turnuva boyunca olumsuz anlamda hatırlanan çok şey olsa da son maçtaki seyirci desteği muhteşemdi.
Avrupa’nın çeşitli kentlerinden gelen Türk vatandaşları anavatandakilerin aksine ellerindeki ay-yıldızlı bayraklarla takımlarına muhteşem bir destek verdi.
Bizim için “Euro 2016’nın dikkat çeken enstantanesi” bu oldu. Aynı ülke vatandaşının anlayış farkı, kültür farkı bariz bir şekilde ortaya çıktı…