Türkiye günlerdir Erol Mütercimler denen “müfterinin” Sakaryalılar ve “İmam Hatipliler” hakkındaki konuşmalarına kilitlendi.

Tepki büyük.

Özellikle “İmam Hatipliler” kızgın.

Haklı olarak bu işin peşini bırakmayacaklar.

81 İldeki “İmam Hatip” mezunları Erol Mütercimler denen densizi “mahkemeye” vermeye hazırlanıyor.

Doğrusunu da yapıyorlar.

Bu iş bu kadar ucuz değil.

Herkes “haddini” bilecek…!

***

Tabi Erol Mütercimler denen densiz sadece “İmam hatiplilere” hakaret etmedi.

Sakaryalılara da hakaret etti.

Hem de ne hakaret.

Yenilir yutulur cinsten değil.

Öyle böyle değil.

Anlaşılan adamın bir “kuyruk sokumu” ağrısı var.

Bu kadar adileştiğine göre bunun başkaca bir izahı yok…!

***

Erol Mütercimler denen densizin Sakaryalılar için sarf ettiği sözler üzerine birkaç gündür “sosyal medyayı” özellikle takip ediyorum.

Kimler nasıl bir tepki verecek diye bekliyorum.

Maalesef bizim için “hayal kırıklığı” oldu.

“Yüzüstü sürünen Sakarya” ayağa kalkıp bu densize “haddini” bildirir diye bekledik ama “nafile.”

Belirli yerlerden gelen tepkilerin dışında herkes adamın söylediğini “yalayıp yuttu.”

Hele malum kesim “yalayıp tutmakla” kalmayıp bir güzel de “sindirdi.”

“Afiyet olsun…!”

***

Tabi konu Sakarya olunca bu tepkisizliğin belli başlı nedenleri var.

Bunlardan en önemlisi “hemşerilik” takıntısı!

Adam Sakarya’da doğmuş büyümüş ve bu şehrin ekmeğini yemiş.

Evini barkını Sakarya’da kurmuş.

Ancak bir türlü Sakaryalı olamamış.

Aklı hala dedelerinin Sakarya’ya göç etmeden önce yaşadığı yerlerde kalmış.

Yani “madden” Sakaryalı ama “manen” dedelerinin geldiği yöre insanı kalmış…!

***

Gerçi bunu da saklamıyorlar.

Senenin 365 günü Sakarya’nın ekmeğini yer.

Suyunu içer.

Bayram seyran tatilinde 3-5 günlüğüne onlara göre “memleketlerine” giderler.

Oralardan fotoğraflar paylaşıp, gezdikleri yerleri “ballandıra, ballandıra” anlatırlar.

Sakarya’ya döndüklerinde de yıllardır yaşadıkları bu şehri beğenmezler.

Niye geldin?

Sakarya’yı beğenmiyorsan kal dedelerinin göç ettiği o şehirde…!

***

Buyurun;

Sakarya 81 ilin isminin taşındığı “dernek tabelalarıyla” dolu.

Bu derneklerin olması güzel!

Bu şehrin kültürel zenginliğini gösterir.

Ancak bu dernekler “hemşericilik” yapmak için bir araya gelindiği yerler olmamalı.

Kendi “hemşerilerini” kayırıp “ihale takipçiliği” yapılan yerler haline dönüşmemeli.

İş ve İşçi Bulma Kurumu gibi çalışmamalı.

Bu şehre, Sakarya’ya artı değer katacak STK’lar olmalı.

***

Şimdi şu soruyu soralım.

Erol Mütercimler denen “müfteri” Sakaryalılara en ağır hakaretleri etti.

Peki;

Sakarya’da bulunan ve tabelalarında farklı illerin ismi bulunan derneklerden hangisi çıkıp bu “müfteriye” birkaç laf etti?

Atladıysam özür dilerim.

Ancak ben duymadım.

Siz bu şehirde yaşamıyor musunuz?

Neden sesiniz çıkmıyor…?

***

Demek ki;

Erol Mütercimler denen “hadsizin” sözlerini Sakarya’nın “yüzde 90’ı” üzerine almamış.

- Canım ben Sakaryalı değilim.

Deyip bütün bu hakaretleri Sakarya’nın ve Adapazarı’nın gerçek sahipleri olan “manavların” üzerine bırakmış.

Bütün Türkiye ayağa kalktı.

Sakarya’da “İmam Hatipliler” ve bazı siyasiler ve isimler dışında “tık” yok.

Öyleyse;

“Yüz üstü sürünmeye” devam Sakaryam.

Zira bu şehrin “divanesi” bir “manavlar”, bir biz, bir de 3-5 kişi kalmışız…!