Konuşmasına ‘dil’in tanımıyla başlayan Mehmet Gedizli “Dil, anlatım türlerinin en doğal, en insani olanıdır ve aynı zamanda da dil bir anlam değil anlatıdır, seste başlar metne kadar gider” dedi.

Ardından da geleceğin yöneticileri olacak olan Sosyal Bilimler öğrencilerine, dilin en büyük iktidar olduğunu belirten Gedizli “Metinleri takip edin ve üzerine yorumlar getirin. Bunun yolu da okumak, yazmak, eleştirmek, neden, nasıl sorularına gitmektir” diyerek öğrencilere dillerini nasıl daha iyi kullanabilecekleri üzerine tavsiyelerde bulundu.

Türkçe’nin özelliklerine de değinen Mehmet Gedizli, “Türkçe isimler konusunda fakir bir dildir; mesela tencere, maymun, telefon Türkçe değildir. Türkçede fiiller çoktur çünkü Türkçe anlatım dilidir, örneğin ‘ful’ kelimesini dahi ‘ful’ledim diye kullanıyoruz” dedi ve örnekleri daha da çoğaltarak öğrencilerin aklındaki soru işaretlerini giderdi.

Öğrencilere yazmanın da öneminden bahseden Gedizli, “Siz ne kadar yazarsanız kaleminiz o kadar gelişir. Yazın çünkü zihindeki şey ile kaleminizden çıkan her zaman aynı olmaz, üretirsiniz” dedi ve ardından da öğrencilerin sorularına da yanıtlar getirerek konuşmasını sonlandırdı.

Konferans sonunda ise öğrenciler Mehmet Gedizli’ye konuşması için teşekkür etti ve günün hâtırası adına küçük de bir hediye takdiminde bulundular.