Bugün 8 Mart. Suriye’de her gün bombalanan şehirlerde başta çocuk ve kadınlar hayatını kaybederken “Dünya Kadınlar Günü” kutlanıyor.
Dünyada bu kadar “zulüm” ve “vahşet” varken “Dünya Kadınlar Günüymüş.” Hangi kadınların günü?
Suriye’de her gün sistemli olarak katledilen kadınları kimsenin görmediği bir dünyada takvimler her gün 8 Mart’ı gösterse ne yazar…
Sorsan hepsi medeni, hepsi de kadınlara ayrı bir önem verir. Hepsi de kadınların üzerine titrer.
Ancak iş bombalarla parça parça edilen Suriyeli kadınlara gelince herkes sağır, kör ve dilsiz oluverir.
Zira onlara göre Suriye başta olmak üzere İslam coğrafyasındaki kadınlar insan bile değildir. Her türlü şeyi hak eder…
Bu kadar ikiyüzlülük olsa olsa ABD ve Avrupa başta olmak üzere kendilerini medeni gören devletlerde olur.
Kendi insanlarının, kadınlarının başına “kuş pislese” gelip bunun hesabını senden sormaya kalkar.
Fakat İslam coğrafyasında yüzlerce, binlerce kadın katledilse kılları bile kıpırdamaz. Hatta mutlu bile olurlar…
Bırakın “Dünya Kadınlar Günü’nü”, bu dünyada insan hakkı diye bir şey kalmadı. Hele belli bir coğrafyada yaşıyorsanız zaten insan değilsiniz.
Onlara göre sizin bu dünyada yaşamanız bile gereksiz. En kısa zamanda ortadan kaldırılmanız şarttır.
Zaten bu yüzden İslam coğrafyası üzerinde sistemli olarak savaşlar çıkartıp toplu katliamlar yapılmıyor mu…?
8 Mart “Dünya Kadınlar Günüymüş.” Hadi oradan! Bugün Suriye’deki katliamlara dur diyemeyenlerin “Dünya Kadınlar Günü’nden” bahsetmeye hakkı yoktur.
Birleşmiş Milletlerin de çıkıp hala “Dünya Kadınlar Günü” nedeniyle mesajlar yayınlaması “ikiyüzlülükten” başka bir şey değildir.
Dahası Suriye’de bombalar altında hayatını kaybeden kadınlarla alay etmektir. İnsanlıkla dalga geçmektir…
Alın 8 Mart “Dünya Kadınlar Günü’nü” başınıza çalın. Zira kadınlara nasıl değer vereceğimizi sizden öğrenecek değiliz.
Bizim için kadınlar “Allahü tealanın emanetidir.” İşte bizleri sizlerden ayıran en bariz özellik de budur.
Dolayısıyla bizim için “Dünya Kadınlar Günü’nün iki yüzü” yoktur. Dünyanın her yerindeki kadın bizim için aynı saygıyı, sevgiyi ve himayeyi hak etmektedir…
