Türkiye artık büyük bir ülke.
Zengin kız fakir erkek filmleri geride kaldı.
Bir yasak aşk cinayeti 2 ay ülke gündemini meşgul edemiyor.
Her hezimetten sonra şanlı tarihi ile övünüp
Psikolojik savunma mekanizmalarını devreye sokan değil
Yeni stratejiler geliştiren
Üzerinde oynanmaya çalışılan oyunu bozan
Üstüne bir de oyun kurmaya çalışan
Refleksleri güçlü
Karşı hamle geliştiren bir ülkeyiz artık...
 
Cambaza bakarak gündemi değerlendirme günlerinden
Kuklacıyı gören ve dillendiren günlere ulaştık Elhamdülillah!
Doğumlar her zaman sancılıdır.
Bedelsiz büyümek mümkün değildir.
Kimse ayağınız taşa takılmayacak
Önünüze engel çıkmayacak
Terlemeyecek, yorulmayacak, düşmeyecek, canınız yanmayacak diyemez...
Zaten kimse de sizin büyümenizi istemez.
Oturup büyümenizi izlemez!
Yani işin aslı
Biraz argo olacak ama
Dayak yemeden asla büyüyemezsiniz!
 
Milletinin desteğini yanında hisseden
15 Temmuz sürecinde bunu bizzat tescil eden
Ve tüm dünyada yankı bulan
Bir lider olarak
Irkçı emperyalistlere ve onların uşaklarına
PKK, FETÖ, DEAŞ ve bilimum şer odaklarına
Kendinden emin bir şekilde;
Başaramayacaksınız,
Milletimizi bölemeyeceksiniz,
Bayrağımızı indiremeyeceksiniz,
Vatanımızı parçalayamayacaksınız! diyen
Ve hatta
Tüm etaplarınızla gelin diye haykıran Cumhurbaşkanımızın
Meydan okumasını bu yüzden önemsiyorum ve destekliyorum.

Bir taraftan bölücü terör örgütü ile
Etkin mücadele ediyoruz...
Eli kanlı taşeron terör örgütü üyelerinin
Dağlarda kaçacak delikleri kalmadı...
Üçüncü nesil denen sokak savaşlarında açtıkları çukurlara gömüldüler...
Evinde uyurken, çarşıda eşiyle sivil gezerken yaptıkları alçaklıklara
Silahsız çarşı iznine çıkan kahraman askerlere
Bombalı eylemler ekleyen kansız karaktersiz aşağılık adiler
Etkisiz hale getirilmek için sadece sıralarını bekliyorlar.
İçişleri Bakanımızın söylediği gibi
"40 yıldır bu hainlik ve alçaklıkları yapıyorsunuz ama sonucu ne oldu?
Mağarada hayvan gibi yaşamaktan başka elinize ne geçti”
40 yıldır ülkeyi bölmek için köpek gibi saldırıyorsunuz
Hadi aldığınız toprağı gösterin bize ?

Diğer taraftan Suriye’deyiz...
403 yıl Osmanlı hakimiyetinde kalmış Bilad-ı Şam toprağında..
Halep’te mahsur kalmış mazlumların yanında,
6 yıldır karda kışta bombalar altında çadırlarda yaşayan
Bebeklerin, çocukların, çıplak ayak çamurlarda süngerlerde
Aç susuz hasta yorgun kırgın yaralı bir hayat,
Hatta birçoğunun kelebeklerden kısa bir süre yaşam sürdüğü
Gönül coğrafyamızın en mağdur noktasında..

Bu kutlu mücadelede
Allah askerimize polisimize güç kuvvet versin
Devletimize zeval vermesin..
Terör ne taraftan gelirse gelsin biz onu her zaman karşımıza alırız.
Ancak provokasyonlara gelerek
Terör örgütüne insan kaynağı kazandırmamalıyız..
Gençler, kardeşlerim;
Fikirse fikir, kavgaysa kavga !
Dilimizde tek bir söz var bundan sonra;
Yürü yürü yürü yollar senindir.
Zulmü kaldırıp atacak eller senindir.