Dün “1 Mayısla barışmak” adı altında bir yazı yazmıştık. Kavgadan ve “vandallıktan” uzak “1 Mayıslar” ile “barışmak” istiyoruz demiştik.
Ancak yine bazı yerlerde “provokatörler” boş durmayıp “1 Mayıs’ta” ortalığı karıştırmak için elinden geleni yaptı.
Maalesef bazı grupların “molotof” hazırlığı yapmaları ve polise karşı kuvvet kullanılmaya kalkışılması hevesimizi kursağımızda bıraktı…
Yahu devlet size kutlama yapacağınız yerleri göstermiş. Gerekli önlemleri de fazlasıyla almış.
Çıkıp “1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü” adam gibi kutlasanız olmaz! İllaki olay çıkartıp ortalığı yakıp yıkacaksınız! Kıracaksınız, dökeceksiniz!
Sonra da bunu millete “bayram” diye yutturmaya kalkacaksınız! Siz böyle yaptıkça bu millet “1 Mayısları” hiçbir zaman “bayram” olarak görmez bilesiniz…
Peki, bizimkiler illaki kırıp dökecek de, dünyada “1 Mayıs” nasıl Kutlandı? Elbette bizim anladığımız anlamda “bayram” havasında geçti.
Sadece çalışanlar değil vatandaşlar da “1 Mayıs’ta” emekçilerle birlikte sokaklara çıkıp onlara destek oldu.
Ne bir taşkınlık, ne bir kırıp dökme yaşanmadı. Hele bazı ülkelerde “1 Mayıs” tam bir “karnaval” havasında kutlandı…
Hele bir dönem Komünizm ile yönetilen Rusya’da bile “1 Mayıs” kutlamaları öyle “renkli” oldu ki imrenmedik dersek yalan olur.
Rengârenk giysilerle yapılan gösteriler, havaya salınan on binlerce balon ve daha birçok etkinlik “görsel” bir şölen oluşturdu.
On binlerce insan “Kızıl Meydan’a” inmiş ellerinde ne bir bayrak, ne de siyasi içerikli yazıların bulunduğu pankart var…
Bizde ise tam tersi! Yıllardır belli bir “ideolojiden” kurtulamamış malum sendikanın kutlamalarında ne ararsan vardı.
Eline bir “PKK” bayrağı geçiren meydana koşmuş! Asıl sahiplerinin artık unutup hatırlamak dahi istemediği “orak çekiçli” bayraklar bizim meydanlarda yine yerini aldı.
Her an ortalığı karıştırmaya hazır “yüzleri maskeli” tipler, malum sendikanın “1 Mayıs” kutlamalarında başrollerdeydi…
Bu arada sağduyulu davranıp aralarına “provokatörleri” sokmayan, ne idüğü belirsiz “paçavraların” açılmasına izin vermeyen sendikaların hakkını da yememek lazım.
Belki bu sendikaların “sağduyulu” tutumları sayesinde ileriki yıllarda “1 Mayısla barışmak” mümkün olabilir!
Yoksa hala daha “1 Mayısları” kırıp dökme, yakıp yıkma gibi “vandallık” olarak gören “bu kafayla barışılmaz.” Önce bu kafayı değiştirin diyeceğiz ama…