Malum “Halep’te” yaşanan “dram” sebebiyle hepimizin içi yanıyor. Zaten “Halep’teki” dramı görüp de içi yanmayana söyleyecek sözümüz yok!
Neyse ki Cumhurbaşkanı Erdoğan oradaki insanları tahliye etmek için yoğun bir çaba sarf ediyor.
Pamuk ipliğine bağlı “ateşkes” sayesinde binlerce insanı çoluk, çocuk, genç yaşlı demeden Türkiye’ye sağ salim getirmeye gayret ediyor…
Türkiye’deki milyonlarca insan “zulüm” altındaki bu insanlar için günlerdir “dua” edip “sosyal medyada” destek “tweetleri” atarken bir mesaj çok dikkatimi çekti.
İnsanlar “Halep’teki” mazlumların dertleriyle dertlenirken Sakaryalı bazı milletvekillerinin paylaştığı şu “tweet” kendilerine hiç yakışmadı;
“Sakarya’nın yerli markası Tunatan’ın Milletvekillerimize dağıtmış olduğu başta kabak tatlısı ve diğer ürünler için teşekkür ediyoruz…”
Doğrusu bir Sakarya Milletvekili tarafından atılan bu “tweetin” yine Sakaryalı bir milletvekili tarafından beğenilip “Retweet” edilmesi de ayrı bir vaka.
Zira aynı saatlerde “Halep’ten” Türkiye’ye gelen ilk kafile için “sosyal medyada” şu “tweet” dolaşıyordu;
“Gofrete uzanan yorgun masum eller. Anadolu’nun müşfik kucağına hoş geldiniz...”
Yahu böyle bir zamanda olacak iş mi? Türkiye’de yaşayan milyonlarca insan “Halep’teki” insanların derdiyle dertleniyor sizin derdinize bak!
“Halep’ten” gelen bu insanlar “bir dilim ekmeğe muhtaçken” Sakarya Milletvekili olarak sizler “kabak tatlısının” peşine düşmüşsünüz.
Nasıl, altı üstü iyi pişmiş mi bari? Tadı tuzu yerinde mi? Yeterince var mıydı? Hepinize yetti mi…?
Bu arada TBMM’ye “reklam” amaçlı bir minibüs dolusu kabak tatlısı götüren “Tunatan” firmasına da birkaç lafım var.
“Reklam” yapmak için bula bula böyle bir zamanı mı buldun? Milletvekillerine “kıyak” yapacağına “Halep’ten” gelen o “aç susuz” insanlara bir faydan dokunsaydı.
Bir sürü ürünün var. Bir kamyon doldurup bu ürünleri “Halep’ten” gelen o insanlara götürseydin en azından “hayır dua” alırdın. Ama nerede…?
Tabi kabahatin büyüğü buna alet olan Sakaryalı milletvekillerinde. Kuru ekmeğe muhtaç insanların hali ortadayken birilerinin “reklam” malzemesi olmanın âlemi yok.
Aksi halde işte böyle “Marie Antoinette” durumuna düşersiniz de “Halep’ten” gelen bu insanların dertleriyle dertlenenlerin “vicdanını” yaralarsınız.
Bir yanda “Haleplilere” destek “tweetleri” diğer yanda “kabak tatlısı” için “tweet” atan vekiller. Sahi “boğazınızdan nasıl geçti” merak ediyorum? Biraz samimiyet lütfen!…